The purpose of this study is to compare primary repair procedure with those that use bio-concordant materials in the treatment of urethrocutaneous fistula. Twenty-five New Zealand rabbits were randomly placed into five groups (primary repair, free graft, allograft fascia lata, alloderm and bovine pericardium repair groups). A single dose of 20 mg/kg of ceftriaxon was applied intramuscularly as a prophylactic dose. Urethrocutaneous fistula was formed on midpenile level. Later, while primary repair was applied in one group, repair with free grafts and with other bio-concordant materials were performed in other groups. Urinary diversion was not used in any of the rabbits. The macroscopic observation was evaluated with urethrography obtained 21 days after the operation and then the rabbits were sacrificed. A total point was obtained by awarding a point to each good parameter in the histopathological evaluation and all the groups were compared. The urethrographic findings and macroscopic examinations were normal in all groups. In histopathological examinations, ranging from the best to worst results, bovine pericardium group (8 points) had a better total score than primary repair group (7 points), allograft fascia lata group (7 points) and alloderm group (7 points). The free graft group had the worst total point (6 points). Bio-concordant materials can be used in urethrocutaneous fistula repair as an alternative to primary repair or to the grafts obtained from body tissues.

No abstract

The high school years that correspond to the period when the symptoms of adolescence are most intense are also a time when important decisions are made. On one hand adapting to the physical emotional and intellectual developments, on the other hand deciding on the choice of the profession and furthermore being in a fight with the whole world, is making the period even more challenging Satisfaction from life in these stormy years can become more difficult than ever. The aim of this research is to investigate the factors that may affect life satisfaction in adolescence. Relational screening model was used in the study. The study group of the research consists of 311 high school students from different high schools. Personal information form developed by researchers and Life Satisfaction Scale whose Turkish adaptation is made by Köker (1991) and Yetim (1993) is used as data collection tool. SPSS 20 program is used for analyzing the data. Statistical techniques to be used as a result of normality analysis were determined. Spearman's correlation coefficient was used for determining the relationships between variables, t-test was used for examining binary variables, ANOVAwas used for three and more categorical variables. Survey results show that there is no significant difference in life satisfaction in terms of gender variable, school type, number of siblings and academic achievement. It has been found that there is a strong positive relationship between life satisfaction and family satisfaction. Also, as the class level increased, the level of life satisfaction decreased. The findings were discussed and interpreted in light of the literature.

Amaç: Günümüze kadar Türkiye’de besi sığırcılığı yatırım kararları, yeterli bilgi birikimi olmadığından reel opsiyonlar göz ardı edilerek yatırımın değerini olduğundan daha düşük değerde gösteren geleneksel yöntemlerle alınmış ve bu yaklaşım bazen kabul edilmesi gereken yatırımların reddedilmesine yol açmıştır. Besi sığırcılığı yatırımlarında reel opsiyonların belirlenmesi, reel opsiyonlarının değerlemesinin yapılması ve reel opsiyonların değerinin yatırımı ekonomik olarak cazip kılmak açısından yeterli olup olmadığının ortaya konulması amaçlanmıştır. Materyal ve Yöntem: Araştırmada Türkiye’de 14 ilde faaliyet gösteren 385 işletmeden anket ve gözlem, ilgili kuruluşlardan ise bireysel mülakatla toplanan verilerle; TUİK, FAO, üretici birlikleri ve diğer kuruluşlardan sağlanan veriler kullanılmıştır. Reel opsiyonların değerlemesi binomiyal ve monte carlo simülasyonu yöntemleriyle yapılmıştır. Araştırma Bulguları: Araştırma sonuçları Türkiye’de net bugünkü değeri -1.79 milyon ₺ olan 150 baş kapasiteli besi sığırcılığı yatırımın sahip olduğu erteleme opsiyonu değerinin 0.91 milyon ₺, genişleme opsiyonu değerinin 0.39 milyon ₺ ve girdi-çıktıları değiştirme opsiyonu değerinin 0.22 milyon ₺ olduğunu göstermiştir. Sonuç: Geleneksel NBD ve reel opsiyonlar yöntemine göre hesaplanan yatırımın genişletilmiş NBD değerleri, Türkiye’de besi sığırcılığı yatırımlarının desteklenmesi gerektiğine işaret etmiştir.

Ergenlik dönemi, üzerinde en çok durulan ve araştırma yapılan gelişim dönemlerinden biridir ve bu dönemde yaşanacak duygusal zorlanmaların, beraberinde bazı davranışsal sorunları getireceği söylenebilir. Ergenlik döneminde kurulacak duygusal ilişkiler dönemin seyri üzerinde oldukça etkilidir. Anlamlı duygusal bağlar kurma eğilimi olarak tanımlanan bağlanma davranışının bu dönemde yaşanacak duygusal ilişkileri önemli ölçüde etkileyebileceği söylenebilir. Duygusal sorunların bağımlılıklara yatkınlık oluşturduğu bilinmektedir. Bu araştırmanın amacı da duygusal ilişkiler üzerinde etkili olan bağlanma stilleri ile internet bağımlılığı arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Araştırmanın verileri 2019 yılın içerisinde toplanmıştır. Veriler çeşitli liselerde öğrenim gören 316 lise öğrencisinden elde edilmiştir. Katılımcıların %50 si kadın, %50'si erkektir, çalışma grubunun yaş ortalaması 16,02 olarak hesaplanmıştır. Veri toplama aracı olarak kişisel bilgi formu, İlişki Ölçekleri Anketi ve Young İnternet Bağımlılığı Testi Kısa Formu kullanılmıştır. Verilerin analizinde SPSS 23 programı kullanılmıştır. Yapılan analizler bağlanma stilleri ile internet bağımlılığı arasında anlamlı bir ilişki olduğunu göstermektedir. Araştırmada ergenlerin bağlanma stilleri cinsiyet, anne-baba eğitim düzeyi, okul türü açısından da incelenmişti. Ergenlerin kayıtsız bağlanma stillerinini cinsiyet açısından farklılaştığı görülmüştür. Anne ve baba eğitim düzeyi açısından yapılan analizler sonucunda baba eğitim düzeyine göre güvenli ve kayıtsız bağlanma stillerinin, anne eğitim düzeyi açısından ise kayıtsız bağlanma stillerinin farklılaştığı bulunmuştur. Okul türü değişkenine yönelik yapılan analizler sonucunda kayıtsız ve saplantılı bağlanma stilleri açısından anlamlı farklılıklar olduğu belirlenmiştir.