Transparency policies, which have become increasingly important in recent years, have become one of the most important implementation tools of accountability, especially for public administrations. The main purpose of this study is to examine a public policy that can be planned to be implemented in Turkish public administration under the leadership of the Presidency of Religious Affairs (PRA). In the public policy literature, policy transfer and adoption processes are considered a quick solution for developing countries. Because developing countries have two important constraints, such as time and resources, to produce a solution. The adoption process of the policy that is planned to be implemented in Turkey, compared to the transparency policies in faith group services carried out by the UK public institutions, is the focus of this study. Although belief groups are important for the spread of civil society, they can cause certain social and political problems. It is not possible to produce qualified solutions to these problems by ignoring belief groups or making them illegal with a radical approach. The principle of transparency in public policies plays a key role in solving the problems encountered in civil society. This case study and content analysis will both provide the PRA with a theoretical assessment of its transparency policy and provide a roadmap for academics to work on different public policies.
Yenilikçilik yeni veya farklı olanı uygulama kapasitesi olarak tanımlanabilir. Özel sektör için literatürde oldukça geniş bir yer bulan bu kavramın kamu yönetimi açısından detaylı bir incelemesinin yeterince yapılmadığı ifade edilebilir. Yeni dönemde ortaya çıkan kamu değeri veya para için değer gibi veyahut yeni kamu yönetimi sonrası gibi kavram ve uygulamalar, bir noktada yenilik kadar yenilikçilik açısından da kamu yönetiminin sorumluluk üstlenmesini gerekli kılmaktadır. Yenilikçilik, kamu sektörü örgütleri tarafından anlaşılması ve uygulanması özellikle zor kavramlardan ve niteliklerden biriymiş gibi de görünmektedir. Bu nedenle mevcut çalışma, yenilikçiliğin bir yandan yenilik temelinde etraflı bir takdimini yaparken, bir yandan da bir araştırma gündemi oluşturma bakımından mesafe almaya yönelmiştir. Bu kapsamda yenilikçiliğin kavramsal karşılıkları, onu teşvik eden ve engelleyen etmenler ile ölçülmesi gibi konularda literatür incelemesine dayalı olarak etraflı enformasyon sunulmuştur.
Birçok ülkenin yönetim reformu kapsamında uygulamaya koyduğu yeni kamu yönetimi anlayışı başarılı olduğu kadar başarısız örnekleri de ihtiva etmektedir. Bilhassa 1990’lı yılların sonundan itibaren piyasa odaklı reformların yol açtığı sorunlar nedeniyle tartışılmaya başlanan yeni kamu yönetimi, çeşitli reform girişimleri ile yenilenmeye çalışılmaktadır. Bu çabayı ifade eden çatı kavram ise post yeni kamu yönetimidir. Çalışmada, post yeni kamu yönetiminin ve öngördüğü yönetim sisteminin Çin kamu yönetiminde nasıl tezahür ettiği sorusu temel araştırma gündemini oluşturmaktadır. Bu bağlamda çalışmanın amacı ise geleneksel ve yeni kamu yönetimi anlayışları ile post yeni kamu yönetimi kavramını teorik kapsamda inceleyerek, Çin kamu yönetiminin 2000 yılından bu yana gerçekleştirdiği reformları kamu yönetimi yaklaşımları ekseninde analiz etmektir. Çalışmada post yeni kamu yönetimini reformlarını karakterize eden iki ana kategoriye, kurumsal-yapısal ve değer odaklı yönetim reformu, ulaşılmaktadır. Bu kategorilerden hareketle 2000 yılı itibariyle Çin kamu yönetiminde cereyan eden yönetim reformları post yeni kamu yönetimi anlayışı ekseninde çeşitli dokümanlar içerik analizi yoluyla irdelenmektedir. Buna göre kurumsal ve yapısal yönetim reformları çerçevesinde melez bir reform planı ortaya koyan Çin yönetimi, özellikle ilgili reformların inşasında kendine özgü siyasal-yönetsel değerlerden etkin bir şekilde yararlanarak post yeni kamu yönetimi yaklaşımına örnekler sunmaktadır.
Kamu kurum ve kuruluşlarının hizmet üretiminde etkin ve verimli bir şekilde hareket etmeleri gerektiğini belirten yeni kamu yönetimi akımının kamu yönetimi disiplinine girmesiyle kamu politikaları da bu anlayış ile yeniden düzenlenmeye başlamıştır. Vatandaş odaklı yönetim olgusunun da yine bu dönem içinde gelişmeye başladığı söylenmektedir. Kamu yönetimlerince vatandaş odaklı yönetim düşüncesinin uygulanmasını sağlamak amacıyla birtakım şartlar geliştirilmiştir. Ülkeden ülkeye farklılık gösterse de yaygın biçimde Citizen Charter olarak adlandırılan bu şartlar Türkçe literatürde kamu hizmeti şartları/yurttaş şartları/ vatandaş şartları/vatandaş sözleşmesi gibi kavramlarla açıklanmaktadır. Türkiye’de 2009 yılında çıkarılan Kamu Hizmetlerinin Sunumunda Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik ile bu şartların genel bir çerçevesi çizilmiştir. Bu çalışmanın amacı, kamu hizmet şartlarının çeşitli ülke örnekleri üzerinden incelenerek uygulamadaki potansiyelinin belirlenmesidir. İçerik analizi yöntemi ile dünyadaki başarılı örnekler ele alınmış ve Türkiye’de pek de çalışılmayan bu alanın önemi yerli literatüre kazandırılmaya çalışılmıştır.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.