This study aimed to determine the quality of life of patients with chronic kidney disease who were receiving dialysis treatment. It also aimed to identify the factors affecting the quality of life of these patients. The independent variables analyzed were: patients' sociodemographic characteristics, organizational characteristics, adherence to treatment, patient-physician relationship, and patient activation level. The sample consisted of 328 patients with chronic kidney disease who received services from dialysis units of two university hospitals and two private dialysis centers. Data analysis was performed through multivariate regression. Results

This study aims to examine the relationship between COVID‐19 cases/deaths and Google data on lifestyle behaviours and socio‐economic variables in Turkey. The data of the research are composed of Google Trends search volume for various words related to socio‐economic conditions, nutritional attitudes, indoor behaviour, outdoor activities and confirmed COVID‐19 case and death data from the Ministry of Health from 31 December 2019 to 31 January 2021. Spearman correlation analysis was conducted to evaluate the relationship between the Google search volumes of selected keywords and COVID‐19 case and deaths. In addition, repeated ANOVA and Bonferroni post‐hoc tests were performed to compare the differences in search volumes of selected keywords before and during the COVID‐19 outbreak. Correlation analysis showed that the strongest variables in each category were vitamin C, zinc, Zoom, online shopping, hotel, market, gym, unemployment and unemployment benefit. Compared to previous years, during the pandemic, there was a significant increase or decrease in the search volumes of almost all words. These results showed that the COVID‐19 significantly changed people's online interests regarding lifestyle behaviours and socio‐economic conditions. It is thought that the findings can guide health policies to be followed in reducing the effects of both behavioural changes and negative socio‐economic consequences.

Bu çalışma kapsamında, Türkiye'de toplumun belirli hastalık ve sağlıkla ilgili farkındalık tarihlerinde, o hastalıklarla ilgili olarak internetten bilgi arama davranışlarında farklılık olup olmadığını tespit etmek amaçlanmıştır. Yöntem: Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Birleşmiş Milletler (BM) gibi uluslararası kuruluşlar tarafından desteklenen uluslararası farkındalık günlerine/aylarına sahip 20 farklı hastalık seçilmiş ve bu hastalıklara ilişkin Google tarafından geliştirilen Google Trends verileri ile 2008 ve 2018 yılları arasındaki Türkiye'nin çevrimiçi arama hacmi verileri kullanılarak retrospektif bir araştırma gerçekleştirilmiştir. Bulgular: Çevrimiçi arama hacimlerinin yıllara göre değişimlerine bakıldığında, "otizm" kelimesinin son 10 yılda %372 artış ile en yüksek artış hızına sahip olan hastalık kavramı olduğu saptanmıştır. Araştırma kapsamında seçilen sağlık ve hastalık ile ilgili kavramların Google arama hacimlerinin aylara göre fark analizi sonuçları değerlendirildiğinde, 20 kavramdan dokuzunda istatistiksel olarak anlamlı fark olduğu sonucuna ulaşılmıştır. AIDS, kanser, otizm, diyabet, meme kanseri, down sendromu, obezite, akciğer kanseri ve KOAH; araştırma kapsamında anlamlı bulunan kavramlardır. Bu hastalıkların Google arama hacimleri farkındalık günlerinin olduğu aylarda diğer aylara göre artış göstermiştir. Sonuç: Bu bulgular, farkındalık etkinliklerinin çevrimiçi arama sonuçlarını ve dolayısıyla da halkın farkındalığını etkileyebileceğini göstermiştir. Dolayısıyla hastalık veya sağlık farkındalık etkinliklerinin artırılarak halkın bilinçlendirilmesi ve dolayısıyla olumlu sağlık davranışlarının artırılması önerilmektedir.

Bu çalışmanın amacı Türkiye' deki kanser insidansı ile çevrimiçi Google arama hacimleri arasındaki ilişkiyi 6 yaygın kanser türü için araştırmaktır. Araştırmanın ikinci bir amacı ise online arama faaliyetlerinin farklı kanser türlerine yönelik farkındalık aylarından etkilenip etkilenmediğini ortaya koymaktır. Çalışma Planı: IHME (The Institute for Health Metrics and Evaluation) tarafından yayınlanan akciğer, meme, mide, prostat, kolon ve mesane kanserleri için 2006 ile 2017 yılları arasındaki kanser insidansları ile Google'ın konu aramalarının sıklığını ölçmek için tasarladığı Google Trends Göreli Arama Hacmi karşılaştırılarak, retrospektif bir araştırma yapılmıştır. Seçilen kanser türleri için yıllık kanser insidansı ile Google Arama Hacmi arasındaki ilişki, Spearman Korelasyon analizi ile test edilmiştir. Ayrıca aylara göre kanser türlerinin Google Arama Hacmi ortalamalarında farklılık olup olmadığı test edilmiştir.Bulgular: Google Arama Hacminin mide, kolon ve mesane kanserlerinin insidansları ile anlamlı ve pozitif ilişkisi olduğu bulunmuştur. Ayrıca, kanser çevrimiçi aramalarının düzenlenen farkındalık kampanyalarından etkilendiği sonucuna ulaşılmıştır. Özellikle meme kanserinin "Meme Kanseri Farkındalık Ayı" olarak belirlenen ekim ayında en yüksek Google arama hacmine sahip olduğu ve kolon kanserinin "Kolon Kanseri Farkındalık Ayı" olarak belirlenen Mart ayında yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır.Sonuç: Bu sonuçlar, internette yapılan çevrimiçi aramaların altta yatan kanser epidemiyolojisinin neden olabileceği kamu bilincini yansıtabileceğini göstermektedir. Çevrimiçi arama kalıplarının gelişmiş bir şekilde anlaşılması, geleneksel epidemiyolojik sürveyansı artırabilir, hedeflenen hasta katılımı için fırsatlar sağlayabilir ve toplumda farkındalık oluşturmaya yönelik faaliyetlerin değerlendirilmesine olanak sağlayabilir.

This study aimed to examine mobbing in the health sector based on the Supreme Court case law.Design and Methods: The data were accessed on the website of the Supreme Court.Searches were made using mobbing and health-related keywords and filters. As a result, 43 lawsuits were included.Conclusions: Most of the cases occurred in private hospitals. Hospital managers were accused of mobbing in 88% of cases. In 30% of cases, nurses were plaintiffs. Also, 45% of cases involved an attack on the occupational situation of employees.