The recent developments in computer and Internet technologies and in three dimensional modelling necessitates the new approaches and methods in the education field and brings new opportunities to the higher education. The Internet and virtual learning environments have changed the learning opportunities by diversifying the learning options not only in general education but also in the field of foreign language for teachers, curriculum designers and students. Many higher education institutions are employing one of the most widely used virtual worlds the Second Life Platform and are conducting classes on their virtual campuses, and organize meetings, seminars and conferences. In this study, it has been aimed to devise and implement learning applications on the 3D Second Life Platform for the prospective foreign language preservice teachers of Istanbul University, Hasan Ali Yücel Faculty of Education, English Language Teaching Department. The study will report a research Project on Second Life aiming at introducing foreign language pre-service teachers with 3D Virtual Learning Environments and enabling them to use this environment for language teaching at Istanbul University, Hasan Ali Yucel Faculty of Education, English Language Teaching Department. In the scope of the Project, "Comparative Education" class has been conducted both face to face and in World. The method of the study is descriptive. Furthermore, a mixed model, where qualitative and quantitative research techniques have analyzed, has been used. Thus, triangulation of the data has been aimed. In the study, a description of the project, methodology, results and student work will be given.

No abstract

Differentiation works on both individual and social levels; the immediate outcomes in the classroom have an influence on the whole life of the society. The learning process could be differentiated in terms of content, process, and product by taking students' readiness, interest, and needs into account. Our research has shown that using tablets in classrooms provides a useful implementation tool for differentiation. However, attitudes and beliefs of teachers are as important as experimental studies to understand the advantages of using tablets to ensure the differentiated curriculum and its implementation. Participants' ideas on using tablets in classrooms for differentiating the classroom were documented in a bootcamp that includes ICT, English, Math, and class teachers who use tablets, ICT experts, and academicians. Questions included topics like the need for differentiation, the advantages and disadvantages of using tablets for implementing the differentiated curriculum, and the teachers' attitudes on using tablets. They pointed out that differentiation via technology is able to meet the different needs of students. They reported that technology degradation and tablets were useful tools for differentiation. However, they all agreed that a successful organization was needed to be able to include technology to the existing practice and curriculum.

No abstract

Teknolojide yaşanan gelişmeler, farklı araç ve yöntemlerin eğitim amaçlı kullanımına olanak sağlamaktadır. İlgili alanyazın incelendiğinde, son yıllarda giderek artan kullanım oranlarıyla sanal gerçeklik (SG) teknolojisinin eğitim amaçlı çalışmalarda sıklıkla tercih edilmeye başlandığı görülmektedir. SG, bireyin farklı duyu organlarını uyararak fiziki bir ortamdan sanal bir ortama geçişine olanak sağlayan bir teknolojidir. Bu çalışmada; SG uygulamalarıyla eğitim amaçlı gerçekleştirilen çalışmalarda kullanılan cihazlar, daldırma (bireyin sanal gerçeklik cihazlarıyla fiziki ortamla olan bağının belirli sınırlılıklarla kesilerek sanal ortamda bulunma hissi) etkileri yönünden ele alınmış, yeterlilikleri ve sundukları fırsatlar bakımından incelenmiştir. Scopus veri tabanında 2013-2017 yılları arasında yayımlanmış, "sanal gerçeklik (virtual reality)" kelime grubunu başlık ve "eğitim (education)" kelimesini başlık, özet ve anahtar kelime olarak barındıran ve daldırma etkisi sunan cihazları içeren, 30 çalışma içerik analizi yöntemi ile belirlenen kısıtlar çerçevesinde incelenerek araştırma gerçekleştirilmiştir. İncelenen çalışmaların tamamında (%100) görme duyusuna hitap eden cihaz(lar)ın kullanıldığı, %50'sinde işitme ve %47'sinde dokunma duyusuyla etkileşim içeren cihaz(lar)ın kullanıldığı görülmüştür. Koku duyusuna hitap eden çalışmaya ise rastlanmamıştır. Araştırmaya dahil edilen çalışmaların %43'ünde tam daldırıcı SG uygulamalarının, %53'ünde ise yarı daldırıcı SG uygulamalarının kullanıldığı tespit edilmiştir. Kullanılan sistem tipi bakımından çalışmaların %66'sında SG gözlüklerinin (Head Mounted Display-HMD) tercih edildiği, %10'unda ise sanal mağaraların (CAVE) kullanıldığı görülmüştür. Araştırma kapsamında yapılan analizler sonucunda tespit edilen olan tüm bulgular detaylı bir şekilde aktarılmıştır. Bu çalışmanın, eğitim alanında SG ile ilgili çalışmalar yapan araştırmacılar için rehber niteliği taşıyan bir kaynak olacağı düşünülmektedir.