The aim of this study was to examine Turkish first-time and advanced supervisees' supervisory relationship experiences. A phenomenological design was preferred for examining whether undergraduate-and graduate-level supervisees' supervisory relationship experiences according to their professional developmental levels. The participants consisted of 27 supervisees enrolled in undergraduate, master's, and doctoral programs in Counseling and Guidance at a public university in western Turkey. A semi-structured interview form was used to collect data. The results of content analysis demonstrated that according to first-time and advanced supervisees, the unchanged but definitive constructs of the supervisory relationship were supervisor's facilitative and prescriptive interventions, sincere and nonjudgmental characteristics, constructive feedbacks; supervisee's self-disclosure within supervision, anxiety in the early stages of the relationship and calmness in the further stages of the relationship, development of self-awareness and professional skills. The study findings were discussed and some implications are suggested. ResumenEl objetivo de este estudio fue examinar las experiencias de las relaciones de supervisión de los supervisados primerizos y avanzados turcos. Se realizó un diseño fenomenológico para examinar las experiencias de relación de supervisión de supervisados de pregrado y de posgrado según sus niveles de desarrollo profesional. Los participantes fueron de 27 supervisados matriculados en programas de pregrado, maestría y doctorado en Asesoría y Orientación en una universidad pública en el oeste de Turquía. Se utilizó un formulario de entrevista semiestructurada para recopilar datos. Los resultados del análisis de contenido demostraron que, de acuerdo con los supervisados, primerizos y avanzados, las construcciones no modificadas pero definitivas de la relación de supervisión eran intervenciones facilitadoras y prescriptivas del supervisor, características sinceras y sin prejuicios, retroalimentación constructiva; supervisión de la autorrevelación dentro de la supervisión, ansiedad en las primeras etapas de la relación y tranquilidad en las etapas posteriores de la relación, desarrollo de la autoconciencia y habilidades profesionales. Se discutieron los hallazgos del estudio y se sugieren algunas implicaciones.
Bu araştırma, lisans düzeyinde öğrenim görmekte olan psikolojik danışman ve psikolog adaylarının toplumsal cinsiyet rolleri ve cinsiyetçiliğe ilişkin tutumlarını ortaya koymayı ve bu tutumların meslekî hizmetlerini nasıl etkileyeceğine ilişkin görüşlerini belirlemeyi amaçlamaktadır. Bu karma desen araştırmasında veriler, 465 lisans öğrencisinden, Toplumsal Cinsiyet Rolleri Tutum Ölçeği ve Çelişik Duygulu Cinsiyetçilik ölçeği aracılığıyla toplanmıştır. Nitel veriler yarı yapılandırılmış görüşme ile elde edilmiştir. Verilerin analizinde t testi ve içerik analizi kullanılmıştır. Sonuçlar, kadın ve erkek öğrencilerin, toplumsal cinsiyet rolleri ve çelişik duygulu cinsiyetçiliğe ilişkin tutumları arasındaki farklılığın anlamlı olduğunu ortaya koymuştur. Psikoloji bölümü öğrencilerinin düşmanca cinsiyetçilik ve korumacı cinsiyetçilik puanlarının daha düşük olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Nitel veriler ise danışan/ruh sağlığı çalışanının cinsiyet tercihi, ruh sağlığı çalışanına ilişkin varsayımlar, danışana ilişkin varsayımlar, ruh sağlığı çalışanının müdahaleleri, ruh sağlığı çalışanının ihtiyaçları şeklinde temalandırılmıştır. Araştırmanın bulgularında, öğrencilerin cinsiyetçi tutumlarının azaltılmasına, eşitlikçi bir anlayış benimsemelerinin desteklenmesine, toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda farkındalıklarını ve buna uygun becerilerini geliştirmelerine ihtiyaç duydukları görülmektedir.
ÖzBu araştırmanın amacı, kız ve erkek öğrenciler arasında hangi cinsiyetin daha iyimser olduğuna ilişkin algıların belirlenmesi ve cinsiyete göre iyimserlik düzeylerinin farklılaşıp farklılaşmadığının incelenmesidir. Betimsel araştırma modelinde gerçekleştirilen araştırmaya yaşları 18 ve 26 arasında değişen, 266 (145 kız, 121 erkek) üniversite öğrencisi katılmıştır. Araştırmada öğrencilerin demografik özelliklerinin belirlenmesi için kişisel bilgi formu, iyimserlik düzeylerinin belirlenmesi için Scheier ve Carver (1985) tarafından geliştirilen, Aydın ve Tezer (1991) tarafından Türkçe uyarlaması yapılan Yaşam Yönelimi Testi kullanılmıştır. Öğrencilerin cinsiyete göre iyimserlik algılarının belirlenmesi için ise 3 seçenekli (Kızlar daha iyimserdir, Erkekler daha iyimserdir, Kız ve erkekler arasında fark yoktur.) cümlelerden birini seçmeleri istenmiştir. Verilerin analizinde Ki Kare testi ve t testi tekniği kullanılmıştır. Araştırma sonucunda; kız ve erkek öğrencilerin çoğunlukla erkeklerin daha iyimser olduğu algısına sahip olduğu fakat bu sonucun istatistiksel olarak anlamlı olmadığı, kız ve erkek öğrenciler arasında iyimserlik düzeyleri açısından anlamlı farklılık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Elde edilen bulgular ilgili literatür ışığında tartışılmıştır. Anahtar Kelimeler: İyimserlik, Cinsel Farklılık, İyimserlik algısı AbstractThe aim of this research is to specify the perceptions of girls and boys on which gender is more optimistic and to investigate differentiation of the level of optimism according to gender. 18-26 year old 266 university students (145girls, 121 boys) have participated in this descriptive research. Personal Information Form is used to specify demographic features of students and Life Orientation test, which is developed by Scheier and Carver ( 1985) and is translated to Turkish by Aydın and Tezer ( 1991), is used to investigate the level of optimism. Students are asked to select one out of three statements (Girls are more optimistic, Boys are more optimistic, There is no difference between girls and boys in terms of optimism) to investigate their perception of optimism according to gender. Chi-squared test and T-Test are used to analyze the data. The results of this research show that both genders mostly have the perception on those boys are more optimistic however this result is not statistically significant, and there is also not statistically significant difference among girls and boys regarding their level of optimism. The findings were discussed in light of the related literature.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.