Güncel rehberlerde semptomatik safra taşlarının tedavisinde kolesistektomi önerilirken asemptomatik olgularda cerrahi önerilmemektedir. Bu çalışmada, klinik pratikte asemptomatik safra taşlarına yaklaşımda kolesistektomi sıklığı ve etki eden faktörlerin araştırılması amaçlandı.Araçlar ve Yöntem: Bu çalışma prospektif bir anket çalışması olarak tasarlandı. Çalışma kapsamında geçmişte safra taşı nedeni ile kolesistektomi uygulanan olgular değerlendirildi. Yüz yüze görüşme yöntemi ile uygulanan ankette başlıca; cerrahi endikasyon, tıbbi bilgilendirme ve semptom değişimi yönünden bilgiler sorgulandı.Bulgular: Çalışma kapsamında değerlendirilen toplam 212 olguda; 75 (%35,4) olgunun asemptomatik safra taşı olduğu ve profilaktik amaçla opere edildiği; 137 (%64,6) olgunun ise belirli endikasyonlar (dispeptik semptom varlığı, akut kolesistit, porselen kese vb.) nedeniyle opere edildiği belirlendi. Uygun olmayan endikasyonla cerrahi kararı verilmesinde; %64 ile genel cerrahi, %29,3 ile iç hastalıkları ve %4 ile gastroenteroloji bölümlerinin rol oynadığı gözlendi. Bununla beraber olguların bir bölümünde; başta karın ağrısı olmak üzere, şişkinlik, bulantı ve epigastrik yanma gibi dispeptik yakınmaların cerrahi sonrasında da devam ettiği saptandı.Sonuç: Asemptomatik safra taşlarında endikasyon dışı cerrahi tedavi uygulanması günümüzde sık görülen bir durum olup yaklaşık olarak her üç hastadan birinde uygun olmayan cerrahi tedavi kararı alınmaktadır. Bu nedenle konunun ilgili uzmanlık alanları tarafından yeniden ele alınarak oluşabilecek tıbbi ve hukuki olumsuz durumların önlenebileceği değerlendirilmektedir.
değerlendirme ölçeği toplam puan ortalamalarının 97.07±13.84 olduğu görülmüştür. İletişim becerileri ölçeği ve ekip çalışması tutum ölçeği puan ortalamaları ile cinsiyet arasında istatistiksel açıdan anlamlı bir farklılık olduğu saptanmıştır. Öğrencilerin iletişim becerileri ile ekip çalışması tutumları arasında pozitif yönde orta düzeyde anlamlı bir ilişki olduğu görülmüştür (r: 0.61; p<0.01) Sonuç: Öğrencilerin neredeyse yarısının hem ekip çalışması yapma durumlarına hem de iletişim becerilerine yönelik kendilerini iyi olarak değerlendirdiği, ekip çalışmasına yönelik tutum ölçeği puan ortalamalarının orta düzeyin üstünde, iletişim becerileri ölçeği puan ortalamasının ise yüksek düzeyde olduğu görülmektedir. Daha fazla sayıda ekip çalışması faaliyetleri arttırılarak farkındalıkları arttırılmalı ve iletişim becerileri desteklenmelidir.
Chilaiditi sendromu düz plan radyografilerde kolonun hepatodiyaframatik interpozisyonu kaynaklı, karaciğer ve diyafram arasındaki gaz görüntüsü ile karakterize bir hastalıktır. Chilaiditi sendromunun spesifik semptomları ve prezentasyonu kişiden kişiye büyük ölçüde değişebilmektedir. Bu sendrom sıklıkla asemptomatik olmakla beraber semptomatik hastalarda gastrointestinal sistem yakınmaları ön plana çıkar. Hastalık selim seyreden bir durum olup klinik seyirde nadiren de olsa volvulus, intestinal yapışıklıklar ve obstruksiyon gibi ciddi komplikasyonlar gelişebilir. Tanı konulan hastalarda tedavideki genel yaklaşım konservatif tedavidir. Burada anemi semptomları ile başvuran ve rastlantısal olarak tanı konulan Chilaiditi sendromlu bir olgu sunuldu.
Autoimmune hepatitis is a liver parenchymal disease that causes necroinflammatory chronic hepatitis, which is the more common cause of inflammation in women. Serum is characterized by autoantibodies and immunoglobulin height. Primary biliary cholangitis is a chronic cholestatic liver disease characterized by the destruction of intralobular bile duct damage and mostly middle-aged women with the effects of genetic and environmental factors. These two diseases can cause cirrhosis of the liver. In the literature, cirrhotic cases of liver cirrhosis caused by autoimmune hepatitis and primary biliary cholangitis have been reported. In this rare case, which is defined as overlap syndrome, early diagnosis and treatment are important. We present a case of autoimmune hepatitis and primary biliary cholangitis due to overlap syndrome in the etiology of decompensated liver cirrhosis.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.