Bu çalışma, 2015 yılında Chen tarafından geliştirilen "Gebelik Stresi Değerlendirme Ölçeği (GSDÖ)"ni Türkçe'ye uyarlamak ve faktör yapısını incelemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Metodolojik tipte olan bu çalışmada örneklemi bir üniversite hastanesi Kadın-Doğum Polikliniğine başvuran ve araştırmaya katılmayı kabul eden 607 gebe oluşturmuştur. GSDÖ'nin toplam 36 maddesi bulunmaktadır. Ölçeğin dil uyarlaması ve içerik geçerlik incelemesinin değerlendirilmesinden sonra veriler, "Gebe Tanıtım Formu" ve GSDÖ ile toplanmıştır. Kapsam geçerlilik çalışması için uzmanlar arası uyum geçerliliği (CVI) yapılmıştır. Yapı geçerliliği için açıklayıcı faktör analizi yapılmıştır. Güvenirlik çalışmasında madde-toplam ölçek çözümlemesi, Cronbach alfa katsayısı belirleme ve test yarılama analizleri yapılmıştır. Bulgular: Ölçekte yer alan maddelere ilişkin uzman görüşleri arasında uyum olduğu belirlenmiştir. Yapı geçerliği için açıklayıcı faktör analizi yapılmış olup, tüm maddelerin faktör yükleri 0,409 ile 0,784 arasında bulunmuş ve ölçeğin iç tutarlılık analizinde Cronbach alfa katsayısı 0,94 olup yüksek güvenilirlilik derecesine sahip olduğu görülmüştür. Ölçek aynı zamanda eşdeğer yarılar testine tabii tutulmuş ve Spearman Brown katsayısı 0,88, Guttman katsayısı 0,85 olarak belirlenmiştir. Sonuç: Çalışmamızda GSDÖ'nin Türkçe formunun geçerlik ve güvenilirlilik düzeyi yüksektir. Ölçeğin toplumumuzda gebelerin stres durumlarının değerlendirmesinde kullanılması önerilmektedir.

No abstract

ÖZ Amaç: Ebelik 4. Sınıf öğrencilerinin görsel kılavuz üzerinden postpartum kanama miktarını değerlendirmelerini belirlemektir. Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı tipteki araştırma Haziran 2016 tarihinde, bir üniversitenin Ebelik Bölümü 4.sınıf öğrencileri ile yapıldı. Veri toplamada "Obstetrik Kanamalarda Kan Kaybını Görsel Olarak Tahmin Etme Rehberi" kullanıldı. 9 adet gerçek kanama görüntüsü içeren rehber, fotoğraf baskı kalitesinde ve üzerinde miktarlar belirtilmeksizin öğrencilere verilerek fotoğraftaki kanama miktarını tahmin etmeleri istendi. Verilerin analizinde yüzde, ortalama, standart sapma ve medyan kullanıldı. Veriler normal dağılıma uymadığı için non-parametrik testlerden tek örneklemde Wilcoxon signed Rank testi kullanıldı. Bulgular: Katılımcıların yaş ortalamaları 22.64±1.44'tü ( min:21 max:29). Öğrencilerin 30 ml kan içeren hijyenik kadın pedlerindeki, 100 ml kan içeren hijyenik kadın pedlerindeki ve 500 ml kan içeren böbrek küvetteki kan miktarını tahminlerinde doğru miktara yaklaştıkları, tahminlerinin istatistiksel olarak gerçek miktardan anlamlı bir farklılık oluşturmadığı belirlendi (p>0.05). 500 ml kan içeren böbrek küvetteki kan miktarını tahminlerinde doğru miktara yaklaştıkları, tahminlerinin istatistiksel olarak gerçek miktardan anlamlı bir farklılık oluşturmadığı belirlendi (p>0.05). Katılımcıların, 60ml kan içeren 10x10 küçük gaz bezinde (p:0.014), 250 ml kan içeren hasta yatak bezinde (p:0.00), 350 ml kan içeren 45x45 büyük gaz bezinde (p:0.00), 1000 ml kan içeren yatak ve hasta üzerinde (p:0.025), 1500 ml kan içeren zemine dökülmüş alanda (p:0.00), 2000 ml kan içeren yatak, hasta ve yere dökülmüş kanda (p:0.00) kan miktarını tahminlerinde doğru miktara yaklaşmadıkları, tahminlerinin istatistiksel olarak gerçek miktardan anlamlı şekilde farklılık oluşturduğu belirlendi. Sonuç: Bu çalışmada ebelik öğrencilerinin görsel kılavuzda yer alan her iki hijyenik kadın pedindeki kanama miktarı tahminlerinde gerçek miktara yaklaştıkları belirlendi. Kanama miktarı arttıkça tahminlerdeki gerçek miktardan uzaklaşmanın arttığı saptandı.

Background: This study was conducted to determine the effects of musculoskeletal disorders on professional quality of life among midwives working in delivery rooms. Aim: The aim of the study was to determine the effect of musculoskeletal disorders of midwives working in delivery rooms on the quality of professional life. Methods: This descriptive study was conducted with 88 midwives who worked in delivery rooms and delivered babies. The data were collected using the Nordic Musculoskeletal Questionnaire (NMQ) and the Professional Quality of Life Scale (ProQOL R-IV). Statistical Analysis Used: The data were analysed with IBM SPSS V23 using MANOVA and path analysis. Results: Of the midwives, 80.7% reported that they had pain in the waist in the last year. According to the result of path analysis for NMQ and ProQOL R-IV, only the path coefficient between the 12-month disability and burnout was found to be statistically significant (p = 0.012). The multivariate analysis showed that single midwives had higher job satisfaction than married ones (p = 0.030) and those who chose their profession willingly had higher job satisfaction than others (p = 0.043). Conclusion: It was observed that most of the midwives suffered from low back pain. Additionally, there may be a relationship between musculoskeletal problems experienced by midwives and their professional burnout levels. Relevant strategies to reduce occupational risks, especially musculoskeletal disorders, and to increase the professional quality of life of midwives should be implemented urgently.