İnsanlar yaşam alanlarının etrafında meydana gelen çevresel değişmelere ve sosyoekolojik tahribata duygusal tepkiler verir. Bu değişiklikler insanların yoğun kayıp duyguları yaşamasına sebep olur. Yıkıcı çevresel değişiklikler kültüre, yaşam bilgisine, geçim kaynaklarına, nesilden nesile aktarılan bilgiye, zihinsel ve duygusal esenliğe felaket kabilinde kayıplar getirir. Yerel sakinler için yer ve bölge duygusal coğrafyalar, yakın bağlar ve topluluk temelli bir yer duygusu oluşturur. Bu makale, geç kapitalizmin duygusal coğrafyaları, ekopsikoloji ve duygu sosyolojisi çerçevesinde bir ekolojik hüzün ve veda coğrafyası üzerine vaka çalışmasıdır. Bu araştırma son dönemde ekonomik büyüme uğruna feda edilen Anadolu kırında yaşanan ekolojik tahribatın özel bir duygusal coğrafyasına, Artvin’in Çoruh Vadisi’nde Deriner Barajı’nın sularında boğulan iki küçük yerleşimine, Zeytinlik (Sirya) ve Oruçlu (Orcuk) köylerine odaklanmakta ve yerinden edilen yerel sakinlerin çevresel değişmeye verdikleri duygusal tepkileri incelemektedir. Araştırma kırsal yaşam alanlarının köklü değişimine tanıklık etme süreçlerinde yaşanan bireysel ve kolektif duygu deneyimleri üzerinden ülkedeki çevresel değişmenin yarattığı menfi etkilerin anaakım söylemde tartışılmayan bir boyutunu tartışmaya açmayı amaçlamaktadır. Araştırmada insanların belirli yerlere duygusal bağlılıklarını ifade eden kitap, belgesel, sözlü tarih ve edebi materyal kaynaklardan, aynı yerlere yönelik duygusal deneyimlerine ilişkin söylemlerini çıkarabilmemize imkân veren etnografik bir yöntem kullanmaktadır. Araştırmanın bulguları doğanın ve yaşam alanlarının yıkımının nehir kenarında yaşayan insanlar için yoğun hüzün ve kayıp ifadelerine sebep olduğunu ortaya koymaktadır. Araştırma duygusal coğrafyalar açısından özellikle sevdiğimiz yerlerin kaybını getiren kapitalist yayılmanın ekolojisinin mekân temelli etkilerinin yine mekân temelli duygusal ekolojik kayıp, solastalji ve keder anlatıları ürettiğini göstermektedir.
This article is a case study on new urban sociology and toponymic politics. Semitoics and political semantics is one of the important topics in contemporary urban politics, critical toponymy, cultural landscape and memory studies. Place renaming plays a crucial rol in the social production of urban space and names are an expression of power and naming practices reflect the existing and changing power assymmetries. This article discusses how to read politically the process of place (re)namings and changing city text in a small-sized Turkish city, Nevşehir. During the last fifteen years, especially after the mid-2016, the city underwent a severe process of spatial renaming and urban text radically altered. During this period three trends are discernible: resurrection of Islam-Turk synthesis (conservative and far right figures), proliferation of commemorative spaces, and neoliberalconservative commodification and Islamisation of built environment. Especially after the failed July 15 Coup Attempt, with a new historical narrative signifying political regime change, public spaces were renamed in order to create a new identity, historical memory and space. The material presented in this article, and based on the empirical richness of the case study approach and interpreting the transformation of urban text through the lens of semiotics, political semantics, discourse analysis, and ideological critique, is the result of an ethnographic study collected through ethnographic techniques and qualitative methods. Extensive fieldwork was conducted between 2017 and 2018, including participant observation, interviews, guided city walks, informal conversations, media and grey literature review.
LA RED (Latin Amerika'da Afetlerin Önlenmesine İlişkin Sosyal Araştırmalar Ağı) sosyal bilim alanlarında afet araştırmalarını teşvik etmeye ve yaygınlaştırmaya adanmış bir bilim insanları topluluğudur. Toplumsal kırılganlığı kavramsal başlangıç noktası alan öncü bir araştırma ve eylem ağı olarak LA RED’in afet ve risk araştırmaları dünyasında önemli bir yeri vardır. Bu topluluğun katkıları, getirdiği kavramsal yenilikler ve ufuk açıcı görüşleri afetlerin sosyal boyutlarını, afet riskini ve bunların yönetimini düşünmenin ve anlamanın alternatif bir yönteminin yolunu açmıştır: (1) afetlerin sosyal inşası; (2) afet riski, kalkınma ve çevre arasındaki içkin bağ; (3) küçük ve orta ölçekli afetlerin ve kapsamlı ve yoğun risklerin önemi; (4) yerel düzeyde afet risk yönetimi ve (5) bütünleşik afet risk araştırması ve afetlerin adli incelemeleri. Bu perspektiflerin birleşmesi sonucunda, entelektüel bir afet araştırmacıları topluluğu ortaya çıkmıştır. Ağ, afet risklerinin toplumsal yorumlarının yaygınlaştırılmasında ve doğal tehlikelerden sosyal savunmasızlığa paradigma kaymasında kilit bir rol oynamıştır. İkincil literatüre dayanan bu araştırma bir epistemik cemaat olarak LA RED’in afet sosyal bilim araştırmaları içindeki yerini, ağın yapısını, araştırma gündemini, ufuk açıcı görüşlerini, kıtada ve dünyada afet çalışmalarına önemli katkılarını, 1992’de başlayan tarihsel ve düşünsel serüvenini incelemektedir.
Bu araştırmada toplumun iki farklı kesiminin kalkınma ve çevre koruma politikalarına medya üzerinden temsil ve söylemsel katılım biçimleri incelenmektedir. Çalışmada maden yanlısı ve maden karşıtı köylü gruplarının anaakım ve alternatif medyada nasıl temsil edildikleri konu alınmaktadır. Her çevresel ihtilafta çoklu ölçeklerde ve çok sayıda aktör tarafından çoklu değerleme dilleri kullanılır ve proje yanlısı gruplar, özellikle şirket ile proje karşıtı grupların değerleri karşılaşır. Bu farklı değerleme dilleri arasındaki çatışma farklı toplumsal gruplar tarafından ifade edilir. Bu grupların değerleme dilleri tarafların temel değerlerini açığa vurur ve bu çevresel bir ihtilafta belli bir değerleme dilini hangi tarafın dayatma ve reddetme iktidarına sahip olduğunu gösterir. Muhalif toplumsal gruplar rant ve kâr mantığına karşı kendi değerlerini ortaya koyarlar. Değerleme dilleri arasındaki farklılıklar güç dengesizliklerine dönüşür. Çevresel ihtilaflar birden çok değerleme dili üzerinden gerçekleşir ve ekonomik değerleme dili bunlardan sadece bir tanesidir. Yine çevresel ihtilafların pek çoğu mahkeme salonları, bilimsel raporlar ve özellikle medya dahil pek çok cephede yürütülür. Medya neticeyi tayin etmek üzere farklı değerleme dillerini iktidara tahvil eder. Bu makale çevresel ihtilafları incelemek üzere ekolojik iktisat, politik ekoloji ve eleştirel medya çalışmalarını bir arada kullanarak Uşak Eşme Kışladağ altın madenini örnek olay olarak incelemektedir. Bunu yaparken de birbiriyle etkileşen maden karşıtı ve maden yanlısı çevresel değerleme dillerinin farklı değerlerinin ve temsillerinin nasıl yeniden üretildiğine odaklanmaktadır.
Environmental movements are closely linked with literature, and nature writing and activists often voice their resistances through various art forms, mainly visual and literary works. Similarly, there is also a close relationship between poetry and social action and poetry plays a crucial role in the reflection of social reality. Poetry serves as a means of social participation to voice opposition against the socioecological injustices. The poet seek to call and encourage people to join the protest movements through their creative efforts. This study examines the poetical language of enviromental protests in contemporary Turkish folk poetry: ecoactivist poetry. The paper proposes an analysis of ecoactivist poetics of popular or grassroots environmental struggles in Turkey against the destructive penetration of industrial capitalism. It is seen that the main distinctive characteristics of ecoactivist poetry is of voicing the environmental protest and raising awareness and sensitivity of social and environmental issues among the general public. Engaging in political ecology, ecocriticism and using ecopoem analysis, this article demonstrates that ecoactivist poetry is a political practice, as well as a political art. In the paper eight ecoactivist poems, collected through virtual snowball technique from different localities in Turkey, analysed by interpreting the underlying ecology political messages within each of the selected poems.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.