Background: Circumcision is one of the most common surgical procedures performed on males, in which the foreskin of the penis is removed. Objectives: The purpose of this study was to understand the experiences and views of boys regarding circumcision, and to analyze the medical and cultural aspects of circumcision. Methods: The sample of this descriptive study consisted of 326 boys aged 7 to 14 years, who were studying at three schools in the center of a city in the north of Turkey. The data were collected through a questionnaire and were analyzed using numbers, percentages and chi-square tests on SPSS16.0.
V. A. SOLLOGUB'UN "TARANTAS" ADLI ESERİNİN IŞIĞINDA 1840'LI YILLARIN RUSYA'SINA BİR BAKIŞ * Nejla YILDIRIM ** Özet Rusya'nın gelişme yollarının belirlenmesi konusunda 1840'lı yıllar Rus düşünce tarihinde ideolojik tartışmaların yaşandığı bir dönem olmuştur. Söz konusu dönemde, Rusya'nın Batı'nın izlediği yolu izlemesi gerektiğini savunan Batıcılar ile Ortodoksluğa ve eski Rus köylü birliği düzenine geri dönülmesi gerektiğini savunan Slavcılar arasında tartışmalar yaşanmıştır. İdeolojik tartışmaların yaşandığı 1840'lı yıllar, aynı zamanda Doğalcı Okulun da Rus edebiyatına damgasını vurduğu yıllar olmuştur. Romantizmden gerçekçiliğe geçiş döneminde kurulan okulun kurucusu Nikolay Vasilyeviç Gogol (1809-1852), kuramcısı ise Vissarion Grigoryeviç Belinski (1811-1848) olarak kabul edilmiştir. Bu bağlamda bu çalışmanın amacı da Doğalcı Okul yazarlarından biri olan Vladimir Aleksandroviç Sollogub'un (1813-1882) "Tarantas" (Tarantas) adlı eserinin ışığında 1840'lı yılların Rusya'sında yaşanan ideolojik tartışmaları, sosyal, ekonomik ve ahlaksal koşulları ele almaktır. Söz konusu eserin incelenmesinde ise sosyo-tarihsel yöntem kullanılmıştır. Bu çalışma sonunda da Sollogub'un "Tarantas" ının 1840'lı yılların Rusya'sında yaşanan ideolojik tartışmalara, sosyal, ekonomik ve ahlaksal koşullara ışık tuttuğu sonucuna ulaşılmıştır.
Ekim Devrimi ile birlikte Bolşeviklerin iktidarı ele geçirmesiyle Rusya'da Çarlık rejimi sona erer, yerine Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) adıyla yeni bir devlet kurulur. Marksist, sosyalist ve komünist düşünce hareketlerinin etkisiyle yeni bir toplumun inşasına başlayan Sovyet hükümeti, din konusunda da devrimin ilk yıllarında ateizmi destekleyen bir tablo çizer. Tanrı inancını zayıflatmak, halkı dinden soğutmak, kilisenin konumunu ve otoritesini kırmak için hükümet devrimin ilk yıllarında yoğun propaganda çalışmaları yürütür. 17. yüzyıldan itibaren ikona sanatıyla uğraşan Rusya'nın en eski ikona yapım merkezlerinden biri olan Paleh köyü de din konusunda yürütülen bu propaganda çalışmalarından olumsuz yönde etkilenir. İkona sanatına olan talebin azalması, ikona üretimi yapan atölyelerin kapanmasıyla Palehli ustalar işsiz kalırlar. Ahşaptan yapılan kaşıkları, matruşkaları vb. objeleri boyarlar, fakat bu işlerde herhangi bir başarı elde edemezler. Palehli ustaların arayışlarına son veren kişi ise Paleh vernikli minyatür sanatının kurucusu olarak kabul edilen İvan İvanoviç Golikov (1887-1937) olur. Bu bağlamda bu çalışmanın amacı da Rusya'nın en önemli geleneksel el sanatlarından biri olarak kabul edilen Paleh vernikli minyatür sanatının ortaya çıkmasında Golikov'un oynadığı rol üzerinde durmak, sanatçının yaratıcılığını etkileyen faktörleri, çalışmalarının özelliklerini ve sanatçının sanat yaşamında ön plana çıkan çalışmalarını ele almaktır. Çalışmada ele alınan Golikov'un çalışmalarının çözümlenmesinde göstergebilim yöntemi, Paleh ikonalarının çözümlenmesinde ise ikonografik çözümleme yöntemi kullanılmıştır. Bu çalışma sonunda da Golikov'un Paleh sanatını yeniden canlandırdığı, çalışmalarıyla hem çağdaşlarına hem de kendisinden sonra gelen sanatçılara esin kaynağı olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
L. N Tolstoy, who is one of the pioneer writers of the 19th century Russian literature, often describes nature in his work "War and Peace". However, in the mentioned work Tolstoy not only describes nature, but also reflects his thoughts concerning the nature through the description of the nature. In this work, the nature is evaluated in the context of Tolstoy's sense of nature, that appears during two main characters of the work, Andrei Bolkonsky and Pierre Bezukhov's search for the meaning of the life. In this direction, first of all, the man-nature relationship, philosophers' approach to the nature and the development process of the concept of the nature in Russian literature are examined. Afterwards, moving from Tolstoy's sense of nature, that sees the nature as a living and developing organism, the man as a part of this organism, Andrei and Pierre's search of the meaning of the life is evaluated. At the end of this work, it comes to the conclusion that the nature appearing in the moments of spiritual, intellectual and moral crisis Andrei and Pierre have experienced while searching for the meaning of the life leads to them, enables them to look at the events from the different point of view by activating their feelings and thoughts and helps them for their spiritual, intellectual and moral developments.
The aim of this study was to determine the presence of methicillin resistant staphylococci (MRS) in retail raw chicken meat samples sold in Hatay. The antimicrobial susceptibility of the isolates was tested for 13 different antimicrobials by disc diffusion method and investigated for resistance genes encoding methicillin (mecA), tetracycline (tetM, tetK), penicillin (blaZ), macrolide (ermA, ermC), lincosamide (lnuA) and aminoglycoside [aac(6′)/aph(2′′), aph(3′)-IIIa, ant(4′)-Ia] resistance via the use of polymerase chain reaction (PCR). In addition, the presence of staphylococcal enterotoxin (SE) genes was also searched by PCR. Out of 50 collected chicken meat samples, 11 (22%) MRS was isolated and the following species were determined: S. sciuri (72.7%, 8/11) and S. epidermidis (27.3%, 3/11). While all isolates were resistant to oxacillin, penicillin and ampicillin, various rates of resistance were observed for tetracycline (8, 72.7%), clindamycin (3, 27.3%), trimethoprim-sulfamethoxazole (2, 18.2%), erythromycin (2, 18.2%) and rifampicin (1, 9.1%). All MRS harbored mecA gene together with blaZ. The tetM gene responsible for ribosomal protection was detected in all phenotypically tetracycline resistant isolates. ermC gene in erythromycin resistant isolates and lnuA gene in clindamycin resistant isolates were detected. None of the isolates was found to be positive for SE genes. The results of this study indicated that contamination of retail raw chicken meat samples with MRS poses a risk to public health due to transmission of these bacteria to humans. Additionally, this study also highlights the importance of monitoring antimicrobial resistant bacteria in animal originated foods.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2025 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.