No abstract

ÖzArtan enerji ihtiyacı-kullanımı ve yüksek rekabet şartları firmaları üretim aşamasında iyileştirmeler yapmaya itmektedir. Bu iyileştirmeler ile parça başına düşen maliyetlerin düşürülmesi amaçlanmaktadır. Parça başına düşen maliyetlerin azaltılması yüksek rekabetin olduğu pazarda firmaları bir adım öne çıkaracaktır. Yüksek sayıda üretim yapan firmalar çeşitli bilgisayar destekli imalat programları kullanarak iyileştirmeler yapabilmektedir. Ancak bu tip programlar oldukça maliyetlidir. Özellikle küçük ya da orta ölçekli işletmeler için bu programların satın alınabilmesi çoğu zaman mümkün olmamaktadır. Bu düzeydeki firmaların da pazar içerisinde daha rekabetçi olabilmeleri için teknolojiyi kullanmaları gerekmektedir. Genetik algoritma ile düşük maliyetlerde iyileştirme sonuçlarının alınabilmesi mümkündür. Bu çalışmada da birden çok kaynaklı bölgeye sahip bir parça düşünülmüştür. Bu kaynakların hangi sıra ile yapılacak olması işlem süresini etkilediği için önemlidir. Kaynak sırasının doğru bir şekilde ayarlanması ile işlem daha kısa sürede bitirilebilecektir. Bu tip bir iyileştirme sağlanabilmesi amacıyla kaynaklar arası yolun belirlenmesi sırasında genetik algoritmadan yararlanılmıştır. Genetik algoritma ile üretilen yolun daha iyi bir sonuç verip vermediğinin anlaşılabilmesi amacıyla, kullanıcılar tarafından iki farklı rota belirlenmiştir. Belirlenen iki rota ile genetik algoritma tarafından belirlenen rota karşılaştırılmıştır. Karşılaştırma sonuçlarına göre, genetik algoritma ilk rotadan % 20.62, ikinci rotadan % 3.75 daha kısa ve daha verimli bir sonuç vermiştir. Bu tip bir yazılım kullanımı birçok farklı işleme uyarlanabilir. Bu sayede çok çeşitli alanlardaki firmaların süreç iyileştirme aşamalarına yardımcı olabilecektir.

Initial ship design necessitates the evaluation of main ship parameters in order to obtain a feasible design solution satisfying the design objectives. Traditionally, relationships between the main dimensions and design parameters of proven designs provided the basis of a successful and safe solution. This approach restrains the designer from improving the design with respect to possible conflicting design criteria. Pareto frontier technique has widely been utilized in the design of ships, mainly at the advanced design stages for multi-objective optimization problems. As the principal dimensions of a ship, are vital on the performance of a vessel, major improvements in performance may be achieved by selecting “better” principal dimensions. This paper proposes to integrate in the Pareto  technique studied earlier by the authors, the EEDI perspective at an early stage in the  a decision-making process for the selection of better  main dimensions with respect to multiple conflicting criteria. The previous work on the subject showed that rather promising results could be obtained for fishing boats, naval ships and planning hulls.  In this case additional requirements are included in the selection using the expected fuel consumption into the owner requirements. The study is now limited to displacement type vessels and well known and tested resistance, seakeeping and propeller algorithms.   A Pareto Front has been observed for all cases studied and is seen as a technological barrier for the ship performance with respect to main dimensions. We believe that the procedure developed reduces future conflicts in the design along the design spiral and satisfying the EEDI fuel reduction requirements. The improved performance of the design with respect to the conflicting design criteria at the initial stage of design also serves as a better basis for further optimization.