Acne is the most common skin disease, and isotretinoin is the most powerful drug among the various drugs used for its treatment. A causal relationship has not yet been established between isotretinoin use and depression. The aim of this study is to research the effect of isotretinoin treatment on depression in a group of patients undergoing isotretinoin therapy. Behavioral tests measuring anxiety and depression, and the measures assessing acne severity and quality of life were applied to 112 acne patients consulted at Dermatology Clinic of Beyazit Medico Social Center of Istanbul University. In this study, 72 acne patients (61 females and 11 males) were evaluated. A significant decrease was observed in HAD‐D, GAGS, and CADI scores at the end of the therapy. There was no significant relationship between patients' depression history and HAD‐D scores at the end of first month of therapy and at the end of treatment. Although the psychiatrists are concerned about the potential psychiatric side effects of isotretinoin, our data support no causal relationship between isotretinoin use and depression in acne patients.

Ülkemizde mesleki hastalıkların tanı aşamasındaki zorluklar ve istatistiklerdeki yetersizlikler nedeniyle, meslek hastalıklarına olması gerektiğinden çok daha az tanı konulabilmektedir. Ülkemizde yılda en az 100.000 yeni mesleki deri hastalığının tanı alması gerekirken kayıtlara geçen sayı ortalama 10 civarındadır. Bu durum ülkemizde meslek hastalığı tanısı ve bildirimi aşamalarındaki eksikliklerden kaynaklanmaktadır. Bu yazıda mesleki deri hastalıklarının ve International Classification of Diseases kodlarının neler olduğu, bu hastalıklara nasıl tıbbi ve yasal tanı konulduğu, tanı aşamasında ne gibi zorluklar yaşandığı incelenerek, dermatoloji uzmanlarının mesleki hastalıklar ile ilgili kanunlar hakkında bilgilendirilmesinin tanı sürecine katkısı vurgulanmıştır. Anahtar Kelimeler: Mesleki deri hastalıkları, mesleki dermatozlar, mesleki hastalıklar Due to the difficulties in diagnosing occupational diseases and deficiencies in statistical data, occupational diseases are underreported in Turkey. The average number of records in our country is around 10, when at least 100.000 new occupational skin diseases need to be diagnosed annually. This is due to the shortcomings in the diagnosis and notification of the occupational diseases in our country. In this article, we analyzed occupational skin diseases and their International Classification of Diseases codes, and how they are diagnosed medically and legally, and the difficulties in diagnosing these diseases. The article emphasizes that the dermatologists should be trained in occupational diseases and occupational health codes in order to improve diagnosing and reporting occupational diseases.

Ö ÖZ ZE ET T A Am ma aç ç: : Mesleki kontakt dermatitli hastaların yama testi sonuçlarını incelemek ve değerlendirmektir. G Ge er re eç ç v ve e Y Yö ön nt te em ml le er r: : 2015-2016 yılları arasında İstanbul Meslek Hastalıkları Hastanesine primer olarak deri şikâyetiyle başvuran ve mesleki kontakt dermatit (MKD) tanısı alan 51 hastanın yama testi sonuçları geriye dönük olarak dosyalarından elde edildi. Yama testi olarak 36 alerjenden oluşan T.R.U.E. (Thin layer-Rapid-Use-Epicutaneus) test kullanıldı. Test okumaları 48 ve 72. saatlerde Uluslararası Kontakt Dermatit Araştırma Grubu'nun belirlediği kriterlere göre değerlendirilip kaydedildi. İstatistiksel analizlerde Statistical Package for the Social Sciences (SPSS) version 16 programı kullanıldı. Gruplar arasındaki kategorik veriler "Pearson ChiSquare" testi ile karşılaştırıldı. İstatistiksel anlamlılık sınırı p<0,05 kabul edildi. B Bu ul lg gu ul la ar r: : Hastalarımızın 42 (%82,4)'si erkek, 9 (%17,6)'u kadındı. Toplam 51 hastanın 22 (%43,1)'sinde yama testinde en az bir alerjene pozitif reaksiyon bulunurken, 29 (%56,9) hastada ise test negatif olarak saptandı. Yama testinde en sık saptanan alerjenler sırasıyla potasyum dikromat (%31,8), nikel sülfat (%27,2) ve karbamiks (%18,1) idi. En sık metal (%27,5), tekstil (%15,7), otomotiv (%9,8), matbaa (%9,8) ve temizlik (%7,8) sektörü çalışanı mevcuttu. S So on nu uç ç: : Mesleki kontakt dermatitli hastalarda önemli oranda yama testi pozitifliği olduğunu ve mesleğe bağlı olarak çeşitli alerjenlerin var olduğunu saptadık. Bunun için ilgili hekim, işçi ve toplumun bilinçlendirilmesi amaçlı girişimlerin yapılmasının önemli olduğunu düşünüyoruz. Yama testi irritan ve alerjik kontakt dermatitin ayrımında önemlidir, fakat yalancı pozitif veya negatif reaksiyonlar sebebiyle MKD tanısı için klinik bulguların değerlendirilmesiyle beraber hastaların takibinin yapılması gereklidir.A An na ah h t ta ar r K Ke e l li i m me e l le er r: : Mesleki dermatitler; yama testi; alerjik kontakt dermatit A AB BS S T TR RA AC CT T O Ob bj je ec ct ti iv ve e: : The aim of this study was to examine and evaluate the patch test results of patients with occupational contact dermatitis. M Ma at th he er ri ia al l a an nd d M Me et th ho od ds s: : Between 2015-2016, the patch test results of 51 patients admitted to the Istanbul Occupational Diseases Hospital with a primary skin complaint and diagnosed as occupational contact dermatitis (OCD) were obtained retrospectively from their files. As a patch test, T.R.U.E. (Thin layer-Rapid-Use-Epicutaneus) test was used, readings were performed according to the criteria determined by the International Contact Dermatitis Research Group (ICDRG) at 48 th and 72 th hours. Statistical Package for the Social Sciences (SPSS) version 16 program was used for statistical analysis. Categorical data between groups were compared with Pearson ChiSquare test. The statistical significance limit was set at p<0.05. R Re es su ul lt ts s: : 42 (82.4%) of our patients were male and 9 (17.6%) were female. Of the 51 pat...