This paper aims to define an adapted contemporary design language for housing built next to vernacular residential buildings of Anatolian villages. The case has been selected from Balıkesir province in the North-western part of Anatolia within a corpus of 104 houses from selected 81 villages of the region. Originally, vernacular house plans consist of allocation of rooms around a hall: sofa. Each room is a core living space with everyday living needs for a family. House is formed with various spatial relations between sofa and rooms around it. This relation is the determinative feature in formation of vernacular language for each Anatolian house. The study has three phases: analysis, adaptation and generation. The first phase analyzes the elements of vernacular by decomposing its language into sub-parts. In the second phase, the inadequacies of existing vernacular structures were exposed with methods of observation and questionnaires applied on users and new demands for living have been adapted with vernacular existing language grammar rules. In the last phase within the framework of adapted language rules for Balıkesir vernacular, numerous novel design alternatives were generated. This study claims to sustain the existing socio-cultural spatial configuration by adapting newly built contemporary houses to actual vernacular architecture in the planning context.
Küresel bir sorun olarak, beklenmedik bir şekilde karşımıza çıkan COVID-19 salgını, teknolojinin öngörülemeyen bir hızla iş ve sosyal hayatımıza entegre olmasına neden oldu. Öte yandan dünya çapındaki karantinalar veya çeşitli standartlardaki kısıtlamalar, salgından etkilenen toplumların eğitim, çalışma ve sosyalleşme ihtiyaçlarının karşılanabilmesi için farklı dijital çözümleri de beraberinde getirdi. Böylelikle eğitim, toplanma, çalışma ve fikir alışverişi gibi işlevlerin karşılandığı mimari mekânlar, görece sonsuz olan ancak aynı zamanda da sınırlı dijital mekânlara dönüşmeye başladı. Bu noktadan hareketle, bu çalışmanın temel amacı, COVID-19 salgını ile hızla dijitalleşmekte olan çalışma eyleminin, ofisler çerçevesinde mimari mekânlara, kullanıcıların mekân algısınave çalışma eylemine yansımalarını incelemek ve anlamaktır.
ÖZİç Mimarlık eğitimi uygulama ve kuramsal derslerin bir arada yer aldığı bir öğretim müfredatından oluşmak-tadır. İç mimarlık eğitiminin ana iskeletini oluşturan ve en önemli uygulamalı dersi ise iç mimarlık atölye dersidir. İç mimarlık atölye dersi kapsamında ise, işlevselliğin yanında, kimlikli, kendi kurgusu olan, uyumlu, konforlu, sanatsal, insanın ruhuna dokunan mekânlar yaratmak hedeflenmektedir. Bu noktada, tasarımcının eğitim sürecinde, bu bakış açısını kazanması gerekmektedir. Böyle bir kazanım ise iç mimarlık eğitimindeki sanat tarihi, mobilya tarihi, vb. teorik dersler ve tasarım atölye dersleriyle sağlanabilmektedir. Bu noktadan hareketle, bu çalışmanın amacı, iç mimari tasarım atölye ve teorik sanat içerikli derslerin ilişkisini, öğrencilerin bakış açısıyla ortaya çıkarmak ve tasarım derslerindeki başarılarıyla olan etkileşimi başarı grafikleri üzerinden yorumlamaktır.Araştırmanın amacına uygun olarak nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Bu yönteme bağlı olarak çalışmanın birinci aşamasında, Lefke Avrupa Üniversitesi İç Mimarlık Bölümü, dördüncü sınıf tasarım atölyesi VI alan yirmi öğrenciyi kapsayan anket uygulanmıştır. Bu anket kapsamında, öğrencilerin almış olduğu sanatla ilgili olan dersleri ile atölye derslerini ne kadar ilişkili olduğu kendi bakış açılarıyla değerlendirmesi istenmektedir.İkinci aşama da ise, öğrencilerin transkripleri incelenerek sanatla ilgili derslerde elde etmiş oldukları başarının, tasarım atölyesinden elde ettiği başarıyla bir paralellik gösterip göstermediği araştırmacı gözüyle değerlendi-rilip, yorumlanmıştır. Sonuç olarak da, öğrencilerin gözüyle ve başarı grafiklerinin incelenmesiyle hangi sanat içerikli derslerin onlara tasarım süreçlerinde katkı sağladığı bulguları oluşturmaktadır. Bulgulara bağlı olarak ise, özellikle ders programlarının yenilenmesi aşamasında ve yeni kurulacak iç mimarlık bölümlerinde, sanatla ilgili hangi derslerin öğrencilerin tasarım süreçlerinde yön verici olduğu, müfredatlara dâhil edilmesi ve/veya artırılması gerektiği de araştırma sonucunda ortaya çıkmaktadır. M. Selen Abbasoğlu ERMİYAGİLYrd. Doç. Dr., Lefke Avrupa Üniversitesi, sabbasoglu(at)eul.edu.tr İÇ MİMARLIK EĞİTİMİ SAHNESİNDE TASARIM VE SANAT DERSLERİ ARASINDAKİ İLİŞKİNİN İNCELENMESİ M. Selen Abbasoğlu Ermiyagil -İç Mimarlik Eğitimi Sahnesinde Tasarım ve Sanat Dersleri Arasındaki İlişkinin İncelenmesi THE EXAMINATION OF THE RELATIONSHIP BETWEEN DESIGN AND ART COURSES IN THE EDUCATION SCENE OF INTERIOR ARCHITECTURE ABSTRACTThe curriculum of Interior Architecture education includes applied and theoretical courses. The most important course constituting the main frame of it is the interior design atelier course. Its aim is not only to create spaces with self-constructed functions and identity but also comfortable, compatible, artistic spaces touching the human soul. The designer should acquire this perspective during his education in art history, furniture history, similar theoretical courses and atelier design courses. The aim of this study is to present the relationship between ...
Günümüzde yaşanan teknolojik gelişmelere bağlı olarak ortaya çıkan modern malzemeler ve bileşenlerin çeşitliliği, iç mimaride istenilen nitelikte mekânların tasarlanmasında kolaylık sağlamaktadır. Mekânın niteliğini tanımlayan, tasarımda dil birliğini sağlayan uygun malzemenin ve bileşenlerinin seçile bilmesi için tasarımcının güncel malzeme bilgisinin olması gerekmektedir. Buna bağlı olarak da, malzemenin çeşitliliği, kullanımı, performansı, dokusu, rengi, strüktür özellikleri mekâna katacağı kimlik, tercih ölçütleri, uygulama yöntemleri eğitim süresince malzeme derslerinde aktarılmakta ve tasarım projelerinde uygulanması beklenmektedir. Bu noktadan hareketle, çalışmanın amacı İç Mimarlık eğitimi süresince kazanılan malzeme bilgisinin, öğrencilerin hazırlamış olduğu tasarım projeleri üzerinden değerlendirilmesidir. Bu amaçla, 2017-2018 yaz döneminde Lefke Avrupa Üniversitesi Mimarlık Fakültesi, İç Mimarlık Bölümü, İç Mimarlık Tasarım Atölyesi III ve IV projelerini almış olan yirmi iki (%100) öğrenci arasından on bir (%50) öğrencinin tasarlamış oldukları projeler üzerinden malzeme bilgileri anket yoluyla değerlendirilmiştir. Sonuç olarak, malzeme dersinde almış oldukları malzeme bilgisi, uygulama becerisini ne derece özümsediklerini kendi değerlendirmelerine bağlı olarak tartışılmıştır.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.