Siroz hastalarının öz bakım gücünün ve yaşam kalitesinin artırılması için verilen eğitim çok önemlidir. Hastalara verilen eğitim çoğu zaman iş yükü ve zaman kaygısı nedeniyle planlı bir şekilde gerçekleşememektedir. Hastalara başarılı bir siroz yönetimini kazandırabilmek için hastalığın getirdiği sağlık sorunlarının öğretilmesi, hastalığın ve komplikasyonların tıbbi tedavisini, egzersiz, diyet ve uygun yaşam tarzı değişikliklerinin anlatılması ve öğretilmesi gerekmektedir. Bu hususta hemşireler ve sağlık kurumları web tabanlı eğitimleri geliştirerek, bu kaynakların kullanımıyla ilgili farkındalık oluşturarak sirozun daha iyi kontrol altına alınmasında önemli yere sahiptir. Böylece siroz hastalarının hem gerekli bilgilere erişimi hem de kendileri üzerinde çok daha fazla kontrole sahip olmaları sağlanmış olur.

Koledokolitiazis, ortak safra kanalı içinde safra taşı varlığını ifade etmektedir. Yaşla birlikte fizyolojik olarak ortak safra kanalının genişlemesi nedeniyle koledokolitiazis, yaşlılarda daha sık görülmektedir. Koledokolitiazis genellikle biliyer kolik olarak tanımlanan karın ağrısına neden olmaktadır. Beraberinde bulantı ve kusma eşlik etmektedir. Koledokolitiazisli hastalarda Akut kolanjit, Akut Bilier Pankreatit gibi pek çok komplikasyon gelişebilmektedir. Komplikasyon gelişmiş koledokolitiazisli hastada hemşirelik bakımının amaçları; belirti ve bulguları erken tespit etmek, bireylerin öz bakımlarını sağlamak, yaşam kalitelerini yükseltmek ve iyilik hali kazandırmak, ERCP işlemi öncesinde, esnasında, sonrasında uygun hemşirelik girişimlerini planlamak, ERCP işlemi sırasında ve sonrasında gelişebilecek komplikasyonları takip etmek ve gerekli hemşirelik girişimlerini uygulamak, hasta ve aile eğitimidir. 56 yaşında bilinen ülseratif kolit (27 yıldır), ritim bozukluğu, DM tanıları olan hastanın 12 gündür epigastrik bölgede dolgunluk ve ağrısı nedeniyle acile başvurmuş ve koledokolitiazis tanısı ile kabul edilmiştir. Olgu Marjory Gordon’un Fonksiyonel Sağlık Örüntüleri Hemşirelik Bakım Modeli ile değerlendirilerek, hemşirelik bakımı verilmiştir. Hastadan ve ailesinden çalışmanın yapılması ve yayınlanması için gerekli izin alınmıştır. Olguda akut ağrı, bulantı, hipertermi, iştahsızlığa bağlı vücut gereksiniminden az beslenme, yorgunluğa bağlı aktivite intoleransı, sarılık ve kaşıntıya bağlı cilt bütünlüğünde bozulma, sıvı elektrolit dengesizliği, bireysel başetmede yetersizlik, bilgi eksikliği hemşirelik tanıları belirlenmiştir.

Yaşlılık dönemi fizyolojik anlamda bir dizi değişikliğin meydana geldiği normal bir yaşam dönemidir. Yaşlılığa özgü pek çok sağlık sorunu bulunmakla birlikte yaşlanma sürecine bağlı gelişen en önemli sorunlarından biri kırılganlıktır. Yaşın ilerlemesiyle birlikte ortaya çıkan kırılganlık, organlarda fizyolojik rezervlerin azaldığı, bilişsel yeteneklerin bozulduğu, azalan güç ve savunmasızlıkla karakterize bir sendromdur. Kırılganlık, karmaşık bir sendromdur ve çok boyutlu bir yapıya sahiptir. Bu nedenle yaşlı bireylerin kırılganlık durumu ile etkili baş edebilmesi için hemşirelik bakımı; bireylere uygun vücut direncini arttıran egzersiz programları, doğru ve dengeli beslenme programları, bireylerin bulunduğu ortam düzenlemeleri, oral bakım, kişisel hijyen ve inkontinans gibi özel konulardan oluşmalıdır ve bu bütüncül müdahaleler bireylerin bakımında kullanılmalıdır. Bu derleme ile yaşlılık ve yaşlanma kavramları, yaşlılıkta görülen değişiklikler ve sorunlar, kırılganlık, kırılganlık risk faktörleri, kırılganlık fizyopatolojisi, belirti ve bulguları, tedavi ve bakımı, hemşirelik bakımı hakkında bir çerçeve oluşturulması amaçlanmıştır.