Makale AB içi ve dışı uluslararası yatırım anlaşmaları tarafından kurulan alternatif uyuşmazlık çözüm mekanizmalarının AB hukuk düzeninin özerkliğine uygunluğu meselesini irdelemektedir. Bu bağlamda Achmea Kararı ve 1/17 Sayılı Mütalaa başta olmak üzere AB hukuk düzeninin özerkliği ilkesi ışığında şekillenen ve AB hukuk düzeninin anayasallaşması sürecinin önemli basamaklarını teşkil eden ABAD içtihadının hukuki sonuçlarını AB hukuku ve uluslararası hukuk boyutlarıyla tartışmakta, mevcut, sona erdirilmiş veya gelecekteki iki veya çok taraflı AB içi ve dışı anlaşmalara etkisini ABAD’ın uluslararası mahkemelere karşı sahip olduğu münhasır yargı yetkisi çerçevesinde analiz etmektedir.