ÖZ Candida auris, yüksek virülansı, çoklu ilaç direnci, ciddi hastane enfeksiyonuna neden olması ve laboratuvar tanımlamasındaki zorluklar nedeniyle küresel bir tehdit oluşturmaktadır. İlk tanımlandığı 2009 yılından bu yana birçok ülkeden olgular rapor edilmiştir. Son zamanlarda ülkemizden de C. auris enfeksiyon olguları bildirilmektedir. Olgu, İzmir'den bildirilen ilk olgu olup ortopedi bölümünde yatan ileri diyabetik ayak enfeksiyonu olan 59 yaşındaki erkek hastadır. Dış merkezde bilateral femoropopliteal bypass operasyonu uygulanan hasta diyabetik ayak tanısını almıştır. İyileşmeyen nekrotik yaralar nedeniyle ortopedi bölümüne başvuran hastanın özgeçmişinde Tip 1 diyabet, hipertansiyon, hiperlipidemi ve koroner arter hastalığı mevcuttur. Hastaya uygulanan operasyonda sağ 2. metatars ve falanks çıkarılarak nekrotik doku debride edilmiştir. Yaradan alınan doku örneklerinin mikrobiyolojik değerlendirmelerinde maya ve gram negatif bakteri hücreleri görülmüş, kültür ve MALDI-TOF MS ile tanımlama yapılmıştır. Hastaya ampirik tazocin ve llinezolid tedavisi başlanmıştır. Ameliyat sonrası dönemde devam eden yara akıntısı ve nekroz görünümü nedeniyle hasta diz ekleminin yaklaşık 15 cm distalinden ampute edilmiştir. Kültürde üreyen maya ve bakteri kolonileri MALDI-TOF MS ile sırasıyla C. auris ve Klebsiella aerogenes ve Pseudomonas aureginosa olarak tanımlanmıştır. C. auris, ITS bölgesi sekans analizi sonucunda %99 homoloji ile doğrulanmıştır. Yapılan antifungal duyarlılık çalışmasında MİK değerleri flukonazol, amfoterisin B ve kaspofungin için sırasıyla >64 μg/ml, 2 μg/ml ve 0.25 μg/ml olarak saptanmıştır. İkinci amputasyondan sonra yara çevresindeki dokudan alınan sürüntü örnekleri ve nazal sürüntü örneğinde C. auris üremesi saptanmamıştır. Diz altı amputasyon ile bu hasta için muhtemel iyileşme olduğu düşünülmüştür. Ülkemizde artık C. auris enfeksiyonları akla getirilmelidir. C. auris'in doğru tanımlanması ve gerçek prevalansının belirlenmesinde MALDI-TOF MS büyük kolaylık sağlamaktadır. C. auris enfeksiyonunda diyabetin en önemli predispozan faktörlerden biri olması nedeniyle diyabetik ayak enfeksiyonlarında etken olarak akılda tutulmalıdır.