Kızamıkçık, anne-çocuk sağlığı yönünden günümüzde de önemini koruyan ve erişkinlerde % 80-90 seropozitiflik gösteren bir infeksiyon olup, seronegatifler risk grubunu oluşturmaktadır (9).Konjenital rubella, embriyopatinin klasik örneği olarak, uzun zamandan bu yana bilinmektedir. Maternal viremi ile fötüsün infekte olması, özellikle ilk trimestrde önemli sorunlara yol açmaktadır. Fö-tusun olgunlaşması ile koruma mekanizmaları da artmaktadır. Bu RNA virusu, insanlarda mortalite ve morbidite yönünden fazla bir önemi olmayan infeksiyon oluşturmaktadır. Ancak embryojenik gelişme üzerine olan etkisi oldukça önemlidir. Zira kalp anomalileri (ventriküler septal defekt gibi), göz anomalileri (katarakt, retinopati, mikroftalmi gibi), SSS bozuklukları (mikrosefali, psikomotor gelişme geriliği gibi) sağırlık, trombositopenik purpura, intrauterin büyüme geriliği gibi bulgular görülmektedir (5,23,24). Elisa'nm, hemaglutinasyon önlenim testinden (HAI) daha duyarlı, pratik olduğu ve IgG-IgM'yi gösterebildiği, özgürlüğünün % 100, duyarlılığının % 97.4 ve HAI ile uyumluluğunun % 97.8 olduğu vurgulanmaktadır (13,17,19). Anne adayında pozitif virüs spesifik Igm'nın, rubella tanısını göstermekte ve döküntülerden 6 hafta sonrasına kadar varlığını sürdürdüğüne işaret edilmektedir (7,13). Rubella IgM antikorları primer veya rekürren kızamıkçığın göstergesi kabul edilmektedir. Anti-Rubella IgM, aktif infeksiyon bulgusu niteliği taşımaktadır (6).