“…16 ʿAlī ʿAbbās'ın tıp sanatının en mükemmel tamamlayıcısı anlamına gelen Kāmilu'ṣ-Ṣınāʿati'ṭ-Ṭıbbiyye adlı eserinin ilk bölümlerinde, Hippokrates'ten (İbukrāt) itibaren Galenus (Cālinūs), Oribasius, Paulus (Fulūs), Heron (Ehrun), Jean de Serapion (Yuhannā b. Serāfiyūn), Yuhannā b. Māseveyh (Mesihī) ve er-Rāzī gibi kendinden önceki hekimlerin eserlerini inceleyerek bunların eksik yanlarına vurgu yaptığı, eleştirel bir bakış açısıyla değerlendirdiği ve kendisinin daha mükemmel ve daha pratik bir eser ortaya koyacağını bildirdiği literatürde yer alan çalışmalarda ifade edilmiştir. 18,[21][22][23] Er-Rāzī'nin el-Ḥāvī'sinden daha sistematik ve kısa, İbni Sīnā'nın el-Kānūn'undan (The Canon of Medicine) daha pratik bir eser olarak değerlendirilen Kāmilu'ṣ-Ṣınāʿati'ṭ-Ṭıbbiyye, el-Ḳānūn fī'ṭ-Ṭıbb onun yerini alıncaya kadar Doğu ve Batı tıp dünyasında kullanılan ana kaynaklardan biri olmuştur. 17,18,24,25 Ayrıca Avrupadaki tıp okullarında er-Rāzī'nin el-Hāvī'si, ez-Zehrāvī'nin et-Taṣrīf'i ve İbn-i Sīnā'nın el-Ḳanūn'unun yanında XVII.…”