Bu çalışmada Hatay ili Payas ilçesi zeytin bahçelerinin bulunduğu toprakların yararlı bor içeriğinin ve bazı fiziksel ve kimyasal özelliklerinin ilişkileri araştırılmıştır. Çalışma kapsamında, zeytin bahçelerini temsil eden 14 faklı noktadan 0-30 cm ve 30-60 cm derinliklerinden 28 adet toprak örneği alınmıştır. Bu örneklerde toprakların pH, toplam tuz, bünye, katyon değişim kapasitesi (KDK), kireç, organik madde ve yararlı bor içerikleri belirlenmiştir. Araştırma sonuçlarına göre, toprakların pH değerleri 7.16 ile 8.30 arasında değişirken, toplam tuz içerikleri % 0.007 ile % 0.226 arasında değişmektedir. Kil içerikleri % 7.00 ile % 43.00 arasında, kum içerikleri % 19.00 ile % 73.00 arasında ve silt içerikleri % 20.00 ile % 48.00 arasında değişmektedir. Kireç içeriği % 3.40 ile % 21.90 arasında değişirken, organik madde içeriği % 1.18 ile % 5.60 arasında değişmektedir. KDK içerikleri 10.49 ile 26.31 me/100 g arasında bulunurken, yararlı bor içerikleri ise 0.39 ile 1.06 mg/kg arasında değişmektedir. Hatay ili Payas ilçesi zeytin bahçelerinin bulunduğu topraklarının yararlı bor içeriği bakımından incelendiğinde, 0-30 cm derinlikte % 42.86'sının çok az, % 50.00'sinin az ve % 7.14'ünün yeterli düzeyde olduğu belirlenmiştir. 30-60 cm derinlikte ise % 28.57'sinin çok az, % 64.29'unun az ve % 7.14'ünün yeterli düzeyde olduğu görülmüştür. Toprakların yararlı bor içeriği ile tuz içeriği arasında pozitif bir ilişki saptanmıştır. Ayrıca, toprakların pH değeri ile kil içeriği, organik madde ve KDK arasında negatif ilişkiler gözlemlenirken, pH ile kum içeriği arasında önemli bir pozitif ilişki belirlenmiştir. Toprakların tuz içeriği ile organik madde arasında ise pozitif, kil içeriği ile kum içeriği arasında negatif bir ilişki bulunurken, kil ile organik madde ve KDK içeriği arasında pozitif ilişkiler saptanmıştır. Ayrıca, toprakların kum içeriği ile silt içeriği, organik madde ve KDK arasında negatif ilişkiler tespit edilmiştir; kum içeriği ile kireç içeriği arasında ise önemli bir pozitif ilişki bulunmuştur. Toprakların kireç ile KDK arasında negatif bir ilişki saptanmıştır. Organik madde içeriği ile KDK arasında ise pozitif bir ilişki gözlemlenmiştir. Sonuç olarak, çalışma alanı topraklarında yararlı bor içeriğinin çoğunlukla düşük seviyelerde olduğu ve bu nedenle bor gübrelemesinin gerekliliği belirlenmiştir.