Özet: Türk boylarının geçmişteki bozkır yaşantısı, tarihsel süreçte tedricen değişiklikler göstererek yirminci yüzyıla dek varlığını sürdürmüştür. Eski yurtları olan Orta Asya'daki göçebe yaşam tarzını Anadolu'da da yüzyıllarca sürdüren Türkler, yaylacılığa endeksli hayvancılıkla uğraşmaktayken, ilerleyen zamanlarda tarımsal faaliyetlere de zaman ayırmaya başlamışlardır. Tarımsal faaliyetlerin gündelik yaşamda önem kazanmaya başlamasıyla, Türklerin yaylacılık geleneğinde işbölümü ve zamanlamaya dair değişiklikler gerçekleşmiştir. Ziraat ve yaylacılığın bir arada yürütülmesi için, aile fertleri arasındaki rol dağılımı git gide belirgin bir hâl almıştır. Osmanlı'nın son dönemlerine gelindiğinde, yaylacılık faaliyetlerinin bozkırdaki Türk toplumu üzerinde yeni kültürel sonuçlar doğurduğu görülmektedir. Bu sonuçlara açık bir örnek niteliği taşıyan Giresun yöresindeki otçu göçü; yaylacılık, hayvancılık ve ziraat işlerini birlikte yürüten ailelerde yeni kültürel kavramları beraberinde getirmiştir: "Kaynağa gitmek". Giresun yöresinde yüzyıllarca kullanılmış olan bu kavram, otçu göçü geleneğinin önemini yitirmesine paralel olarak unutulmaya yüz tutmuştur. Kavramın temelinde yatan yaylacılık-hayvancılık-ziraat üçlemesinden doğan aile fertlerinin iş bölümü ve ara zamanlara bağlı rol dağılımının daha iyi anlaşılması için Türk kültüründe şenliklerin, göç ve göçebeliğin tarihsel arka planının incelenmesi gerekmektedir. Bu doğrultuda çalışmada, Giresun yöresinde kullanılmış olan "kaynağa gitmek" kavramının tarihsel arka planı üzerinde durulacaktır.Anahtar Kelimeler: Giresun, yaylacılık, otçu göçü, kaynak.
Abstract:The moorland living of Turkic tribes in the past, carried on till twentieth century by showing gradually varieties in the historical process. While Turks which continued in Anatolia for centuries their nomad life style in the Central Asia their old country, were working away with the husbandry indexed with the transhumance, have started to spare time for the agricultural activities later on. The transhumance tradition of Turks has showed some varieties about division of labor and timing as the agricultural activities started to become important at daily living. The casting between family members come to state of distinct more and more to be carried out the transhumance together agriculture. When the late Ottoman's periods, it seems the activities of transhumance resulted new cultural conclusions on Turk society in the moorland. The pasture migration which is exemplary to these conclusions has brought new cultural concepts on the families who were running together the transhumance, husbandry and agriculture: "Going to the source". This concept which used for centuries in the region of Giresun has begun to be forgotten in parallel losing its importance of this migration tradition. For coming out better to the casting connected to Öğretim Görevlisi, Giresun Üniversitesi Eynesil Kamil Nalbant Meslek Yüksekokulu Müdürlüğü, mevlut.kaya@giresun.edu.tr ISSN 2587-2621 the recess times and the division of labor between the f...