Öz
Belgesel film, tarihin tanıkları olarak nesilden nesile aktarılabilecek bir kültür aracı olmaktadır. Özellikle şimdi ve bugünü geçmişin araçlarıyla anlamaya çalışan medya arkeolojisinin temelinde tarihi anlatılar yer almaktadır. Tarihimiz için önemli bir gün olan Cumhuriyet’in ilanı ve sonrasında yaşanan gelişmeler dönemin modern aracı olan kameraya da yansımış, özellikle an’ı gösteren belge filmler çekilmiştir. Erken Cumhuriyet dönemine ait verilerin sınırlı olması günümüzde konuyu tekrar ele almayı gerektirmiş ve özellikle Cumhuriyet’in 100. yılında bu önemli günün kayıtlarını medya arkeolojisinin bir parçası olarak incelemek çalışmanın çıkış noktasını oluşturmuştur. Dijital verilerin imkanıyla birlikte medya arkeolojisi çeşitlenmiştir. Bu çalışmada amaçlanan erken Cumhuriyet döneminde belgesel filmin yerini incelemek ve belgesel türleri açısından dönemin filmlerini betimlemektir. Bu amaçla çalışmada doküman incelemesi yöntemi kullanarak arşiv görüntüleri incelenmiş ve literatür taranmıştır. Verilerin güncel kaynaklarla ve belgesel film türleri açısından ele alınması çalışmanın önemini ortaya koymaktadır. Belgesel sinema kolektif bellek, ülke imajı ve medya arkeolojisi açısından önemli olmaktadır. Elde edilen verilere göre dönemin belgesel filmlerinin hem uluslararası ilişkileri pekiştirdiği hem tarihe tanıklık ettiği hem de belgesel sinemanın şekillenmesinde etkili olduğu görülmektedir. Belge filmler uluslararası ilişkileri destekleyen ve geliştiren bir rol üstlenmiştir. Belgesel türleri açısından ise dönemin belgesel filmleri gözlemsel-belgesel ve belgeleyen tür sınıflandırmasına yatkınlık gösterdiği sonucuna ulaşılmaktadır.
Anahtar Kelimeler: belgesel film, erken cumhuriyet dönemi, medya arkeolojisi, Atatürk, sinema tarihi.