Bitki infüzyonları, genellikle polifenol içeriklerinden kaynaklanan faydalı özelliklerinden dolayı dünya çapında yaygın olarak tüketilen içeceklerdir. Bu çalışmada, ülkemizde halk tarafından yaygın olarak kullanılan ve genelde infüzyonları tüketilen; ayva (Cydonia oblonga) yaprağı, ıhlamur (Tilia cordata) çiçeği ve yaprağı, altın otu (Helichrysum arenarium), karabaş otu (Lavandula stoechas) çiçeği, hatmi (Althaea officinalis) çiçeği ve böğürtlen (Rubus fruticosus) yaprağından oluşan yedi farklı bitki ile çalışılmıştır. Bitkilerin 3, 9, 15 ve 21 dk demleme sürelerinde elde edilen liyofilize infüzyonların verim, renk, toplam fenolik ve toplam flavonoid madde, antiradikal aktivite ve ağır metal içerikleri (Hg, Pb, Cu, Mn, Zn, Cr, Ni, Al ve Cd) değerlendirilmiştir. Hatmi çiçeği ve böğürtlen yaprağının ekstraksiyon verimleri diğer bitkilere kıyasla daha yüksek bulunmuştur. Demleme süresindeki artışın numunelerin L* değerini azalttığı, a* değerini artırdığı, b* değerini ise genel olarak azalttığı tespit edilmiştir. Liyofilize infüzyonların Folin-Ciocalteu prosedürü ile belirlenen toplam fenolik madde içerikleri 8.05 ile 53.92 mg GAE g-1 aralığında değişim göstermiştir. En yüksek toplam flavonoid madde miktarı karabaş otu infüzyonunda 21. dakikada 22.40 mg KE g-1 olarak tespit edilmiştir. Antiradikal aktivite, ABTS ve DPPH radikal giderme aktivite analizleri ile belirlenmiştir. Tüm bitki infüzyonları toplam fenolik ve flavonoid içerikleri ile güçlü bir şekilde ilişkili olarak antiradikal aktivite sergilemiştir. DPPH radikali giderme aktivitesi analizinde liyofilize infüzyonların IC50 değerleri 20.42-40.65 µg mL-1 aralığında değişim göstermiştir. DPPH ve ABTS serbest radikallerine karşı en yüksek antiradikal aktivite karabaş otu tarafından sergilenmiştir. Liyofilize infüzyonların ICP-MS ile belirlenen ağır metal içerikleri Mn>Zn>Al>Ni>Cu>Cr şeklinde sıralanmış ve demleme süresi faktörü mineral geçişi üzerinde p<0.05 düzeyinde ekili olmuştur. Hg, Pb ve Cd ağır metalleri ise hiçbir örnekte tespit edilememiştir. Bu çalışmada elde edilen bulgular, gerçek antioksidan özellikler ve ağır metal içeriğini belirlemek için son ürünü (tüketici tarafından hazırlanan infüzyonlar) analiz etmenin faydalı olacağını göstermektedir.