Teknolojik gelişmeler her geçen gün hayatımızı değiştirmekte ve şekillendirmektedir. İnsanoğlunun en önemli teknolojik keşiflerinden biri de yapay zekâdır. Yapay zekâ, hayatın birçok alanında kullanılan bir teknolojidir. Bilişim, tıp, sanayi ve hukuk gibi alanlarda aktif bir şekilde kullanılan bu teknolojiye artık evimizi süpürürken bile rastlamak mümkündür. Hızla gelişen teknoloji ile birlikte yapay zekâ da kendine yeni alanlar bulmaktadır. Bu çalışmada birçok alanda kullanılan yapay zekâ teknolojisinin uluslararası hukuk alanında kullanılıp kullanılamayacağı araştırılmıştır. Öncelikle yapay zekâ teknolojisi hakkında genel anlamda tanımlamalar yapılmış, devamında ise yapay zekânın, hukuk dâhil mevcut kullanım alanları örnekler ile birlikte değerlendirilmiştir. Bu değerlendirmeler referans alınarak yapay zekânın uluslararası hukuk disiplininde kullanılabileceği alanlar ile bu alanlarda nasıl kullanılabileceğine yönelik aşamalı yöntemler önerilmiştir. Son olarak da yapay zekânın uluslararası hukuk alanında kullanımına ilişkin riskler analiz edilmiştir. Günümüz teknolojisi ile birçok insanın hayatını etkileyecek kararlar verebilecek bir yapay zekâ oluşturmak henüz mümkün değildir. Ancak teknolojik gelişim hızı ve ihtiyaçlar dikkate alındığında konunun tartışılması ve nasıl olacağı konusunda fikirsel üretimlere başlanılması gerektiği düşünülmektedir. Bu çalışma da bu konuda bir altlık görevi üstlenerek genel bir perspektif sunmayı hedeflemiştir.