ÖZETGeçmişte kesici-delici aletlere bağlı travmalar sık görülürken, günümüzde endüstriyel gelişme, sosyokültürel farklılaşma, sosyoekonomik sorunlarla birlikte toplumsal şiddet eğiliminin artışı gibi sebeplerle, ateşli silah yaralanmaları ve yüksek hızlı trafik kazalarına bağlı kalp travmalarının insidansında ciddi ve progresif bir artış söz konusudur. Toraksa yönelik travmalarda kardiyak yaralanma oranı %10 iken, kardiyak yaralanmalar, tüm toraks yaralanmaları nedeniyle oluşan ölümlerin %40'ından sorumludur. Kardiyak yaralanmalar kalbin herhangi bir bölümünde olabilir ve meydana geliş biçimine göre künt, penetran ve iyatrojenik olarak sınıflandırılmaktadır. Penetran kardiyak travmalar daha az sıklıkta görülmesine rağmen hızlı tanı ve tedavi gerektirdiği için ayrı bir öneme sahiptir. Acil servise getirilen penetran veya künt kardiyak yaralanmalarda klinik tablo miyokard kontüzyonundan, kardiyak rüptüre kadar giden geniş bir biçimde karşımıza çıkabilir. Olgular hiçbir yaşam belirtisi göstermeyecekleri gibi, agonal, hipotansif veya nispeten stabil olabilirler. Penetran ve künt kardiyak yaralanmalarda ölüm çoğunlukla hastaneye ulaşmadan meydana gelir. Değişen klinik spektrumlarda karşılaştığımız penetran veya künt kardiyak yaralanmaya maruz kalmış olgularda hızlı klinik değerlendirme ve uygun sistemik perfüzyonun sağlanabilmesi önemlidir. Multidisipliner yaklaşım gerektiren kardiyak yaralanma olgularında, tanı ve tedaviye gidiş yolunda anesteziyolog, havayolu güvenliği, yeterli ventilasyon ve oksijenasyonun sağlanması, gerekli volüm replasmanı ile dolaşımın sağlanması ve devamında anahtar rolü üstlenmektedir. (JAREM 2012; 2: 20-3) Anahtar Sözcükler: Kardiyak travma, anestezi, penetran kardiyak yaralanmalar, künt kardiyak yaralanmalar, tamponad, ekokardiyografi ABSTRACT In the past, penetrating trauma were seen more frequently. However, due to the increasing social violence as a result of industrial development, sociocultural differentiation and problems have caused significant and progressive increases in gun-shot wounds and high-energy traffic accidents. Cardiac trauma constitute 10% of all thoracic trauma; however, they are responsible for 40% of mortality in these cases. Cardiac traumas may occur in any part of the heart and they are classified as blunt, penetrating and iatrogenic, according to the occurrence of the trauma. Penetrating trauma are less frequent but they are significant as they require prompt diagnosis and treatment. The clinical picture of the blunt or penetrating cardiac trauma admitted to the emergency unit includes a wide spectrum, ranging from myocardial contusion to cardiac rupture. Cases may have no signs of life or may be agonal, hypotensive or relatively stable. Mortality due to penetrating or blunt cardiac trauma usually occurs before the patients are admitted to a hospital. Prompt clinical evaluation and appropriate systemic perfusion must be ensured in this variable clinical spectrum of patients that have cardiac trauma. Cardiac trauma cases require a multidisciplinary approach and i...