Bu çalışmanın amacı klimakterik dönemdeki kadınların menopoza ilişkin tutumlarını araştırmak ve psikolojik semptomların rolünü incelemektir. Yöntem: Tanımlayıcı, kesitsel tipte planlanan çalışma Denizli İli Merkez Efendi ilçesinde yaşayan 473 (35-64 yaş) kadın katılımcı ile gerçekleştirildi. Katılımcıların demografik ve obstetrik bilgileri kaydedildikten sonra menopoza ilişkin tutumları, depresyon, anksiyete ve stres düzeyleri sırası ile Menopoza İlişkin Tutum Ölçeği (MTÖ),Beck Depresyon Envanteri (BDE), Beck Anksiyete Envanteri (BAE) ve Stres Düzeyleri ve Algılanan Stres Ölçeği (ASÖ) ile değerlendirildi. Bulgular: Katılımcılarımızın MTÖ skoru ortalamaları 36.55±11.63'tü. Sekiz yıl üzerinde eğitim gören (p=0.034), düzenli egzersiz alışkanlığı olan (p=0.004), menopoza girmeyen (p=0.039), aktif olarak çalışan (p=0.016) ve hiç doğum yapmayan kadınların (p=0.016) MTÖ skorları yüksekti.Menopoza ilişkin olumsuz tutum sergileyen kadınların psikolojik semptom skorları olumlu tutum sergileyenlerden yüksekti (p<0.001). Psikolojik semptomlar kategorize edildiğinde; depresyon düzeyi minimal olanların (p<0.001), anksiyete düzeyleri normal olanların (p<0.001) ve düşük stres düzeyine sahip olanların (p=0.039) MTÖ skorları daha yüksekti. Sonuç: Çalışmamız sonucunda kadınların %63'ünün menopoza ilişkin olumsuz tutum sergilediği ve psikolojik semptomların menopoza ilişkin tutumu olumsuz etkileyebileceği saptandı. Menopozal semptomların daha şiddetli yaşanmasına neden olan menopoza ilişkin tutumun iyileştirilmesi konusunda kadınlarımıza psikolojik ve sosyal destek sağlanması konusunda düzenlemeler yapılması gerektiğini düşünmekteyiz.