Çalışmamızda acil servise düşme nedeniyle başvuran 65 yaş ve üzeri hastaların düşme nedenlerinin ve risk faktörlerinin değerlendirilmesinin yapılması amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Çalışmamız kesitsel tanımlayıcı tipte bir araştırmadır. 250 hastaya ilgili 35 soruluk anket formu uygulandı. Bağımlılık düzeyinin saptanmasında Barthel Günlük Yaşam Aktiviteleri İndeksi kullanıldı. Bulgular: Hastaların yaş ortalaması 79,0 ± 8,5 olup, %60,8"i kadındı. En sık başvuruların sonbahar mevsiminde (%36,4), güneşli bir günde (%48) ve 06:00-11:59 saatleri (%42,4) arasında olduğu saptandı. En sık düşme ev içinde olup, temel nedeni "bir yerlere takılma" olarak tespit edildi. En sık risk faktörü dolap ve raf yüksekliğinin (%25,2) fazla olmasıydı. Hastaların %49,6"sında eski düşme öyküsü mevcuttu. Hastaların Barthel puan ortalaması 82,6 ± 24,2 olup en yüksek bağımlılığın banyo yapımı ve merdiven çıkmada olduğu saptandı. En sık tanı fraktür (%55,2) ve yumuşak doku travmasıydı (%45,6). Tüm olguların %21,6"sında femur fraktürü saptanırken %31,2"sinin yatışının yapıldığı belirlendi. 75 yaş üstü hastaların eski düşme sayıları (p<0,001), yardımcı cihaz kullanımları (p<0,001), komorbid hastalıkları (p=0,020), fraktürleri (p=0,024) ve yatışları (p=0,022) daha yüksek olarak saptandı. Kadın hastaların ev içi düşme oranı (p=0,010) fazlaydı. Kırsalda yaşayan (p=0,043) ve sonbaharda (p=0,030) düşenlerin fraktür sıklığı daha yüksekti. Bağımlılık oranı yüksek olanların ev içi düşme sıklığı (p<0,001), eski düşme durumları (p<0,001) ve yatış oranları (p=0,006) daha yüksekti. Eğitim seviyesi daha düşük olan hastaların fraktür (p=0,006) ve yatış sıklıklarının daha yüksek olduğu saptandı (p=0,044). Sonuç: Çalışmamızda ileri yaş ve kadın cinsiyetin düşmeler için önemli birer predispozan faktör olduğu saptandı. Düşme nedenlerine bakıldığında da basit önlemlerle risk yönetimi yapılarak düşmenin ve ilgili komplikasyonlarının önüne geçilebileceği öngörüldü.