Lynch syndrome (LS), is an autosomal dominant disease, accounts for approximately 1 to 2 percent of all colorectal cancers. Individuals with LS tend to develop cancers at a relatively young age and are at risk of multiple synchronous and metachronous malignancies. Several clinical criteria have been identified to assist in diagnosing LS. Subtotal or total colectomy is the procedure of choice for these patients as a result of high risk of multiplicity of lesions and metachronous tumors in time and colonoscopic surveillance is strictly recommended. Nevertheless, when the diagnosis of LS is neglected and the cancer is regarded as sporadic and treated accordingly, patients experience insufficient surgical interventions associated with metachronous malignancies, just like these two cases we report herein. The exact identification of the cases might decrease the number of misdiagnosis in this way and might decline the metachronous tumor development, with resulting in decreased morbidity, increased life quality, and improved survival. The article herein aimed to underline the importance of basic medical examination and colonoscopic surveillance that all of the clinicians dealing with cancer treatment should be aware of and the responsibility of surgical education centers on teaching the principles of cancer management to forthcoming surgeons during residancy. © 2017 Bulent Ecevit University All rights reserved. Gönderilme Tarihi: 20.11.2016 Düzeltme 02.01.2017 Kabul: 05.03.2017 Lynch Sendromu (LS) otozomal dominant bir hastalık olup tüm kolorektal kanserlerin %1-2' sini oluşturmaktadır. LS'li bireyler göreceli olarak genç yaşta kanser gelişimine yatkındır ve multipl senkron ve metakron malignite gelişme riski altındalardır. LS tanısı koymaya yardımcı birkaç klinik kriter tanımlanmıştır. Multipl lezyonlar ve metakron tümörlerin zamanla yüksek risk olması nedeniyle bu hastalar için prosedür seçimi total ya da subtotal kolektomidir ve kolonoskopik takip şiddetle önerilmektedir. Fakat LS tanısı atlandığında ve kanser sporadik olarak addedilip buna göre tedavi edildiğinde, bu sunumdaki vakalarda olduğu gibi, hastalar metakron malignitelerle ilişkili olarak yetersiz cerrahi girişimleri deneyimlemektedirler. Vakaların kesin olarak tanımlanması; bu yolla yanlış tanıların sayısını azaltacak; azalmış mortalite, artmış hayat kalitesi ve geliştirilmiş hayat beklentisi ile sonuçlanacak olan metakron tümör gelişimini azaltacaktır. Bu makalede temel muayene ve kolonoskopik takibin öneminin kanser tedavisi ile ilgilenen tüm klinisyenlerin farkında olması; ayrıca ihtisas sürecindeki cerrahlara eğitim altındayken kanser yönetiminin prensiplerini öğreten cerrahi eğitim merkezlerinin sorumluluğunun öneminin altının çizilmesi hedeflemiştir.