ÖzGiriş-Amaç: Pulmoner emboli vakaları tedavi edilmediği takdirde ani ölüm, hayatı tehdit eden akut bir durum ya da trombüslerin pulmoner damar duvarında organize olmasına bağlı olarak kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyon gelişir. Bu çalışmada, tüm dünyada belirli merkezler dışında çok fazla sayıda yapılmayan ve mortalitesi yüksek olan pulmoner tromboendarterektomi ameliyatı ile ilgili tecrübelerimizin paylaşılması amaçlandı. Yöntemler: Şubat 2007 -Temmuz 2018 tarihleri arasında kliniğimizde akut pulmoner emboli ve kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyon tanılarıyla ameliyat edilen toplam 13 hasta çalışmaya dâhil edildi. Bu hastaların 9'u acil 4'ü elektif olarak ameliyata alındı. Hastalara açık kalp ameliyatı şartlarında pulmoner tromboendarterektomi cerrahi prosedürü uygulandı. Hastaların geriye dönük bilgileri hastane yazılım sisteminden elde edildi. Bulgular: Pulmoner tromboendarterektomi uygulanan hastaların 6'sı bayan 7'si erkekti. Ortalama yaş 58 (38-71) olarak bulundu. Risk faktörü olarak 7 hastada derin ven trombozu, 3 hastada yakın zamanda geçirilmiş cerrahi, 2 hastada malinite, 5 hastada sigara kullanımı, 1 hastada behçet ve 1 hastada serebrovasküler olay öyküsü mevcuttu. Dört vaka, postoperatif 0-26 gün aralığında exitus oldu. Bunların 3'ü akut pulmoner emboli, 1'i kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyon tanılı hastalardı. Sonuç ve Yorum: Pulmoner tromboendarterektomi uygulanan hastaların erken dönem pulmoner arter basınçlarında belirgin düşüş izlendi. Kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyon tanısı konan hastalar, kalıcı arteriopati gelişmeden, pulmoner tromboendarterektomi ameliyatı için cerrahi merkezlere erken dönemde yönlendirilmelidir. Akut pulmoner emboli tanısı alan hastaların cerrahiye verilme zamanlamasının önemli olduğu kanaatindeyiz. Geciken ve hipotansif şok tablosunda ameliyata alınan hastaların mortalitesi yüksek olmaktadır. Anahtar kelimeler: Pulmoner emboli, kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyon, pulmoner tromboendarterektomi, venöz tromboemboli.