Psikiyatrik problemleri olan öğrencilerde erken dönemde tanı sağlanması, tedavinin erken planlanması ve ruh sağlığının korunması için programların uygulanabilmesi oldukça önemlidir. Klinisyenler, okullarda öğretmenlerle çocuk ve ergenlerin ruh sağlığını geliştirmek için uzun zamandır birlikte çalışmaktadırlar. Okullar, çocukların ve ergenlerin zamanlarının çoğunu bir grup olarak geçirdikleri yerlerdir. Bu nedenle, okullar ruh sağlığı hizmetlerinin sağlanmasında oldukça uygun ortamlardır. Bu çalışmanın amacı, öğretmenlerin Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) ve diğer bozukluklarla ilgili bilgi düzeylerini belirlemek, sınıf içi uygun yaklaşımlarla ilgili bilgi düzeylerini araştırmak ve öğretmenlerin eğitimlerinin bu hastalıkların tedavisindeki yerini tartışmaktır. Gereç ve Yöntemler: Öğretmenlerden bilgilendirilmiş onam alındıktan sonra bir anket uygulandı. Daha sonra öğretmenler çocuklarda sık karşılaşılan psikiyatrik problemlerle ilgili Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı tarafından bilgilendirildiler. Son olarak, anket yeniden uygulandı. Bulgular: Anket sorularında başarı oranlarını belirlemek amacıyla; sorular 1 puan ile derecelendirilmiş ve katılımcılardan alınan anketin sonuçları değerlendirildiğinde; eğitim öncesi ortalama puan 11,4± 4,9 (8-16) iken eğitim sonrasında ortalama puan 15,9± 4,4 (10-20) ve istatistik olarak anlamlı bulunmuştur (p=0,02). Sonuç: Öğretmenler hem okulda çocuklarla birlikte fazla vakit geçirmeleri, hem diğer çocuklarla kıyas yapabilmeleri hem de tedavi sürecinde destek olmaları açısından önemli bir role sahiptirler. Öğretmenlerin bu konuda bilgi düzeylerinin artırılması oldukça önem arz etmektedir.