Multiple skleroz hastalığı kronik ve dejeneratif bir hastalıktır. Multiple skleroz tanılı çocuk hastalarda bazı belirti ve bulguların ortaya çıkması ve bu bulguların hastalığa özgü olmaması, belirsizliğin öncüleri olarak görülmektedir. Sonucunun ne olacağını bilmeden bu belirsizlikle büyümek, çocuklarda ikincil sağlık problemlerine ve yetişkinlik döneminde bazı krizlerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Bu çocuklar erken yaşlardan itibaren belirsizlik yaşamaya başlarlar ve yetişkinlik dönemine geldiklerinde bu belirsizliğin sonucu olarak karışıklık ve uyum problemleri yaşarlar. Bu karışıklığı gidermek için de değişime giderler ve yaşamdan anlam bulmaya çalışırlar. Böylece artan belirsizlikten adaptasyona doğru bir süreç yaşamış olurlar. 14 yaşında multiple skleroz tanısı alana ve şu anda 21 yaşında olan olgumuz ile iki kere derinlemesine bireysel görüşme yapılmıştır. Bu görüşmelerde yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Olgunun çocukluktan erişkinliğe yaşamış olduğu deneyimlerin ortaya çıkartılması ve bu deneyimlerin Hastalıkta Belirsizlik Kuramına göre açıklanması amaçlanmıştır. Görüşmeler sonucu ortaya çıkan veriler ile, nitel araştırma yöntemlerinden yorumlayıcı fenomenolojik kuramsal temelde, Maxqda Plus v10 nitel veri analiz programı kullanılarak tematik analiz yapılmıştır. Sonuç olarak, olgumuz, çocukluk döneminde belirsizliği tehlike olarak anlamlandırmış ve öfke, kaçınma, içe kapanma, uyumsuzluk gibi etkisiz baş etme stratejilerini kullanmıştır. Erişkin dönemine geldiğinde ise mevcut durumu büyüme fırsatı olarak görmüş ve hastalığı ve tedaviyi kabul ederek daha anlamlı bir yaşam sürmeye başlamıştır.