Siyasi ve ideolojik amaçlarla bilinçli şiddet kullanarak korku yaymakla özdeşleşen terörizm, nadir de olsa denizler ve limanlardaki hedeflere yönelebilmektedir. Bu bağlamda sivil ya da savaş gemileri, petrol tankerleri, deniz altı kabloları, denizden geçen enerji boru hatları veya kıyı tesisleri hedef olabilmektedir. Ayrım gözetmeden hedeflere dönük saldırı, sabotaj, rehin alma, kaçırma gibi terör eylemleri, deniz üzerinden seyahat edenlere, deniz çevresine, küresel deniz ticaretinin akışına ve uluslararası deniz güvenliğine ciddi tehdittir. Çalışmada bu tehditlere karşı uluslararası topluluğun küresel güvenliği sağlamak adına şimdiye kadar yasal zeminde aldığı önlemlerin yeterliliği değerlendirilmektedir. Bu çalışmada denizde terörizm eylemleri geleneksel terörizmden siyasi ve ideolojik bağı koparılmadan; ancak aynı zamanda denizlerin kendine özgü koşullarına göre değerlendirildiği takdirde hukuki tedbirlerin küresel çapta etkili olacağı vurgulanmaktadır.