GİRİŞÖzefagus kanseri hızla yayılması ve geç belirti vermesi nedeniyle tanı anında sıklıkla inoperable olan oldukça agresif seyirli bir hastalıktır. Tüm gastrointestinal malignitelerin yaklaşık %10'undan sorumlu olan özefagus kanseri, kansere bağlı ölümlerin en sık nedenlerinden biridir (1,2). Geç dönemde tanı alması nedeniyle 5-yıllık sağkalım oranı %6-11 olarak bildirilmektedir (3). Bununla birlikte, tarama prosedürlerinin gelişmesi, prekanseröz durumlara dikkat edilmesi ve cerrrahi/cerrahi dışı (kemo-radyoterapi) tedavilerdeki gelişmeler ile tedavi sonuçlarında iyileşmeler görül-mektedir (4).Özefagus kanserinde tümörün duvar invazyonu, lenfatik tutulumu ve metastatik yayılımı ile uygulanacak tedavi planı ve sağ kalım oranı arasında yüksek bir korelasyon vardır. Tanı anında lokal hastalığı bulunan vakalar sıklıkla cerrahi olarak tedavi edilirken, lokal ileri vakalara neo-adjuvan (kemo-radyoterapi) tedavi ve bunu takiben cerrahi, daha ileri vakalara ise palyatif kemo-radyoterapi uygulanır (2). Bu nedenle, tanı anında hastalığın doğru evrelemesi en uygun tedavi şeklinin planlanması ve prognozun iyileşmesi için kritik öneme sahiptir.Günümüzde, özefagus kanserinin evrelemesi için endoskopik ultrasonografi (EUS), bilgisayarlı tomografi (BT) ve magnetik rezonans görüntüleme (MRG) gibi morfolojik görüntüleme metodları kullanılmaktadır. EUS, özefagus kanserli hastalarda lokal hastalığın değerlendirilmesinde en doğru görüntüleme metodu olarak kabul edilmektedir (5). Primer tümörün penetrasyon derinliğinin saptanması yanısıra bölgesel lenf nodlarının değerlendirilmesi ve örneklendirilmesine de imkan tanır. Bununla birlikte değerlendiren kişiye bağımlı olması, darlık nedeniyle prob geçişinin engellenebilmesi, peritümöral ödem nedeniyle tümörü olduğundan yüksek ya da rezolüsyon sınırı altındaki tümörü de olduğundan düşük evrede değerlendirme gibi sınırlılıkları ve uzak metastazları değerlendirememesi gibi birtakım dezavantajları bulunmaktadır. Özefagus kanserinde BT'nin en önemli rolü T4 hastalığın dışlan-
AbstractPositron emission tomography (PET) using Fluorine-18 (18F) fluorodeoxyglucose (FDG) has been recognized as a useful diagnostic modality in clinical oncology. Currently, PET/CT is often used as a hybrid imaging modality. In this review, the applications of FDG PET and PET-CT scan as a radionuclide imaging method in esophageal cancer are reviewed.