İncelenen romanın ismi ‘‘En Son Yürekler Ölür’’ dür. Bu roman dolayısıyla ilk başta doğal olarak okuyucu da ölüm kavramını çağrıştıracaktır. Nitekim romanda da ölüm konulu bir hikâye işlendiği göz önünde bulundurulursa romanın ismi ile içeriğinin ne derece örtüştüğü gözlemlenebilir.
Canan Tan, romanlarında genel olarak aşk teması üzerinde sıklıkla duran usta bir yazardır. Ancak bu romanda durum biraz farklılaşır ve rüzgar ters yöne esmeye başlar. Tan, bu romanında da aşk temasını okuyucuya sunar ancak bunun yanı sıra toplumun kanayan yaralarından biri olan organ nakli konusu üzerinde de durur. Hatta bu temayı aşk temasının bir adım önüne geçirerek romanın geneline yansıtır. Tan, usta kalemini bu kez de organ nakli konusu üzerine yoğunlaştırır ve böylelikle de bu konuya değinir.
Canan Tan, bu romanını yazarken aslında toplumun ortak bir yarasına da parmak basmak istemiştir. Bu açıdan bakıldığında Tan’ın sade ve anlaşılır dili bu romanda da ön plana çıkarılmıştır. Tan, bu romanda okuyucuya organ nakli konusunda bilgiler vermiş, beyin ölümü ve bitkisel hayat gibi sıklıkla karıştırılan iki kavramın farklarını sıralamış, organ naklinin her aşamasını titizlikle okuyucuya sunmaya çalışmıştır.
Bu çalışmada Canan Tan’ın ‘‘En Son Yürekler Ölür’’ romanı bağlamında organ naklinin önemi ve organ nakli neticesinde hayata yeniden merhaba denilme serüveni anlatılacaktır. Romandan örnekler verilerek organ nakli ve organ naklinin önemi irdelenecektir.