2019 yılının Kasım ayında Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan COVID-19 salgını kısa bir süre içerisinde tüm dünyaya yayılmış durumdaydı. Salgının hızlı şekilde yayılması devletlerin virüsten korunmak için belli önlemleri almaya itmişti. Bu önlemlerin en başında insanları evlerinden dışarıya çıkarmayarak izole bir şekilde yaşamak gelmekteydi. İnsanlarının evlerinde izole bir şekilde yaşam sürdürmesi ve belli süreler aralığında dışarıya çıkmaları, serbest zaman ve rekreasyon faaliyetlerinin önemini bizlere göstermekteydi. İzole yaşam sürdürme ve teknoloji sayesinde işlerimizi evde online olarak yapmak birçok insan için fırsata dönüşmüş durumdaydı. Bu yaşam hem gezip hem de çalışma fikrini ortaya koymuş ve günümüzde yeni bir kavram olarak karşımıza çıkan dijital göçebeliği ortaya çıkarmıştır. Hem çalışıp hem de serbest zamanlarını rekreatif faaliyetlerle değerlendiren dijital göçebeler dünyada birçok noktada yaşamlarını teknoloji ile iç içe bir şekilde sürdürmektedir. Bu çalışmada yeni bir kavram olan dijital göçebeler günden güne artması ve rekreasyon ile ilişkilerinin daha iyi anlaşılması vurgulanmıştır.