ÖZETKutanöz leishmaniasis, deride uzun süren nodülo-ülseratif yaralarla seyredip atrofik sikatrisle iyileşen Leishmania türü protozoon parazitlerin oluşturduğu bir hastalık tablosudur. Hastalık yüzyıllardır ülkemizde tanınmakta olup Urfa Çıbanı, Antep çıbanı, yıl çıbanı, Halep Çıbanı, Şark Çıbanı, güzellik yarası gibi değişik adlarla adlandırılmaktadır. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde hastalık etkeninin Leishmania tropica, Doğu Akdeniz Bölgesi'nde ise Leishmania infantum ve Leishmania tropica olduğu bilinmektedir. Kutanöz leishmaniasis ülkemizde ihbarı zorunlu bir hastalık olup Sağlık Bakanlığı verilerine göre 1990-2010 yılları arasında ülkemizde toplam 46.003 yeni olgu saptanmış, bu olguların %96'sı Şanlıurfa, Adana, Osmaniye, Hatay, Diyarbakır, İçel ve Kahramanmaraş illerinden bildirilmiştir. Son 20 yıldaki toplam olguların ortalama %45'inin Şanlıurfa'dan bildirilmekle birlikte son yıllarda bu oranın giderek azaldığı ve diğer bölgelerin oranlarının arttığı görülmektedir. Kentler arası ulaşı-mın kolaylaşması, yolculukların artması, çeşitli nedenlerle kentlere göçlerin artışına paralel olarak yetersiz altyapı ve sağlıksız konutlarda barınma gibi faktörlerin yıllardır Güneydoğu Anadolu'da sınırlı yerleşim gösteren hastalığın yayılımındaki en önemli belirleyiciler olduğu düşünülmekte-dir. Ülkemizde özellikle ana kaynak olduğu düşünülen hastaların (antroponotik KL) tedavi edilmemesinin yanı sıra, vektöre (hastalığı taşıyan kum sineklerine) kalıcı insektisit uygulamasının etkin ve yeterli yapılamaması da hastalığın yaygınlaşmasında önemli rol oynamaktadır. Bütün bunlar göz önüne alındığında hastalığın hastalar ve sağlık kurumları tarafından ihmal edilmesi de yayılımın artmasında rol oynayan etkenler arasında düşünülebilir. Sağlık Bakanlığı tarafından bilim insanlarının katılımı ile 2011 yılında hazırlanan Leishmaniasis Stratejik Planının da uygulanmaya konulması ile mücadelenin daha etkili hale geleceği düşünülmektedir. (Turkiye Parazitol Derg 2012; 36: 121-9)