Effects of Marital Status and Physical Activity on Depressive Symptoms among Older Adults in South Korea

Abstract

Background: Depression in older adults is increasing worldwide with marital status and physical activity recognized as factors that influence depression among older adults. This study examines the association of marital status and physical activity with depressive symptoms in older adults. Methods: This study employed data collected by the Korea National Health and Nutrition Examination Survey (KNHANES) in 2014, 2016, and 2018. The respondents comprised 4,134 individuals aged 65 years or older. The study used logistic regression to analyze the association of physical activity and marital status to depressive symptoms. Results: Out of 4,134 respondents, 318 reported depressive symptoms. The study noted the risk of depressive symptoms was 1.39 times higher for those without a spouse than those with a spouse (women: odds ratio=1.39; 95% confidence interval=1.02-1.88). No association was found between physical activity and depressive symptoms. However, the risk of depressive symptoms was 1.75 times higher among physically active respondents without a spouse than those physically active with a spouse. In particular, the risk of depressive symptoms was approximately 2.57 times higher in physically active but spouseless men compared with the reference group, but the association is statistically nonsignificant. Conclusion: Although the study does not confirm a significant association between physical activity and depressive symptoms in older adults, it verifies that marital status exerts an impact on depressive symptoms among older adults. Therefore, future studies should establish standards for physical activity and examine the effects of appropriate physical activity on depression among older adults.

Yaşli Bi̇reyleri̇n Depresyon Düzeyi̇ne Etki̇ Eden Faktörleri̇n İncelenmesi̇

“…Buna göre yaşlı bireylerde bekar/dul olmak geriatrik depresyonu etkileyen risk faktörlerinden biridir. Araştırmanın bulguları literatürdeki çalışmaların bulgularıyla benzerlik göstermektedir (Aslan & Hocaoğlu, 2014;Park & Nam, 2023;Polat & Karasu, 2020;Taqui vd., 2007). Bu araştırma kapsamında bekar/dul katılımcıların geriatrik depresyon düzeylerinin evli olanlara kıyasla yüksek olmasının evliliğin/ailenin bir sosyal destek mekanizması olarak işlev görmesinden kaynaklandığı düşünülmektedir.…”

“…Bu araştırma kapsamında bekar/dul katılımcıların geriatrik depresyon düzeylerinin evli olanlara kıyasla yüksek olmasının evliliğin/ailenin bir sosyal destek mekanizması olarak işlev görmesinden kaynaklandığı düşünülmektedir. Nitekim evli olan yaşlı bir bireyin eşinden aldığı sosyal destek o kişinin fiziksel ve psikolojik sağlığını olumlu etkilemekte, yaşamdan almış olduğu memnuniyeti artırmakta; bekar/dul olan yaşlı bir bireyin yaşam olayları karşısında destek alabileceği bir eş bulunmamakta ve bu durum kaçınılmaz olarak psikolojik stres ve depresyona yol açabilmektedir (Aslan & Hocaoğlu, 2014;Park & Nam, 2023;Parlar-Kılıç vd., 2014;Taqui vd., 2007). Birçok çalışmada yaşlılara yönelik sosyal desteğin yaşlı bireylerin sağlıkları ve esenlikleri için oldukça önemli olduğu; bekar/dul yalnız yaşayan yaşlıların, evli ve ailesiyle yaşayanlara kıyasla fiziksel ve ruhsal sağlıklarını daha olumsuz algıladıkları belirtilmektedir (Aydıner-Boylu & Günay, 2018;Birinci, 2021;Parlar-Kılıç vd., 2014).…”

“…Bu noktada depresyon yaşlılık döneminin önemli bir ruhsal sorunu olarak karşımıza çıkmakta ve yaşlılık döneminde depresyona yol açan faktörlerin incelenmesi önem arz etmektedir. İlerleyen yaşla birlikte, fiziksel yeteneklerde azalma, bilişsel işlevlerde ve günlük aktivitelerde gerileme, sosyal ilişkilerde zayıflama, ekonomik durumda kötüleşme, yalnız yaşama ve sosyal destek sistemlerinin zayıflaması gibi faktörler yaşlı bireylerde geriatrik depresyon görülme sıklığını artırmaktadır (Park & Nam, 2023;Tel vd., 2014;Zubaroğlu-Yanardağ ve Say-Şahin, 2019). Kavlak (2018) geriatrik depresyonun sebeplerini çocukların kendi hayatlarını kurarak evden ayrılması sonucu oluşan yalnızlık hissi, emeklilik ile birlikte yaşanan statü kaybı ve maddi kayıp, eş kaybı, aniden ortaya çıkan sağlık sorunları nedeniyle başka birinin yardımına muhtaç hale gelmek, kronik hastalıklara bağlı bağımsızlığın azalması ve kurum bakımına ihtiyaç duyulması ve günlük yaşam aktivitelerindeki bozulmalar olarak belirtmektedir.…”

“…Yaşlı bireylerde depresif bozukluklarla ilgili yapılan çalışmalar da bu görüşü desteklemektedir. Nitekim yapılan araştırmalarda medeni durum (Birinci, 2021;Park & Nam, 2023;Polat & Karasu, 2020;Taqui vd., 2007), eğitim düzeyi (Taqui vd., 2007;Zhou vd., 2021;Zubaroğlu-Yanardağ ve Say-Şahin, 2019) ve gelir düzeyi (Halpern-Manners vd., 2016;Raghupathi & Raghupathi, 2020;Top vd., 2010;Zhou vd., 2021) değişkenlerinin yaşlı bireylerin depresyon düzeyleriyle yakından ilişkili olduğu ortaya konulmuştur. Yukarıda verilen bilgilerden hareketle bu çalışma yaşlı bireylerde ölüm korkusunun geriatrik depresyona etkisinde medeni durum, eğitim düzeyi ve gelir düzeyinin rolünü ortaya koymayı amaçlamaktadır.…”