Emzirme ve anne sütü bebek ve çocuk ölümlerini azaltan en önemli faktörlerden biridir. Emzirmenin anne ve bebek için birçok faydası bulunmaktadır. Bununla birlikte, emzirmenin başlatılması ve emzirmenin sürdürülmesi Dünya’da ve ülkemizde istenilen düzeyde değildir. Dünya Sağlık Örgütü ve Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu’nun öncülük ettiği “Küresel Emzirme Ortaklığı” karnesine göre, Dünya’da emzirme açısından tavsiye edilen standartlara tam olarak uyan hiçbir ülke bulunmamaktadır. Ülkemizde altı aydan küçük bebeklerin %41’i sadece anne sütüyle beslenmektedir. Küresel olarak bu oran %48’dir. Anne sütü ile besleme ve emzirme oranlarının istenilen düzeyde olmaması çeşitli faktörlerden etkilenmektedir. Bebeğin yaş dönemlerine göre etkili olan faktörler açısından özellikle neonatal dönemde yaşanan emzirme sorunları dikkat çekmektedir. Bununla birlikte anne sütü ile besleme oranlarının düşük olması ve emzirme sorunları bireysel, sosyal ve kültürel faktörlerle de yakından ilişkilidir. Bireysel faktörler açısından; annenin yaşı, medeni durumu, eğitim düzeyi, gelir düzeyi, emzirme deneyimi, çalışma durumu, bebek besleme tutumu, öz-yeterlilik algısı, planlı gebelik durumu, bebeğin cinsiyeti, doğum şekli, meme sorunları ve ruhsal sorunlar dikkat çekmektedir. Sosyal ve kültürel faktörler açısından; emzirme politikaları, emzirme ile ilgili mitler, emzirme eğitimi, sosyal destek alma ve kamusal alanda emzirmeye ilişkin tabular dikkat çekicidir. Her bir faktörün emzirme üzerinde olumlu ve/veya olumsuz bir etkisi olmakla birlikte faktörler çoğunlukla birbiriyle ilişkilidir. Emzirme sürecinde bu faktörler doğrultusunda, hemşirelerin ve ebelerin emzirmenin desteklenmesinde, başlatılmasında ve sürdürülmesinde önemli sorumlulukları bulunmaktadır. Bu derleme, annelerin yaşadığı emzirme sorunlarına yönelik kavram haritasıyla bütüncül bir şekilde incelenmesi amacıyla hazırlanmıştır.