Kâr odaklı ekonomik sistemler ve nüfus artışı gibi etmenler doğal kaynakları tükenme noktasına getirmiş, ekolojik sistemlere büyük zarar vermiştir. Bu durumun sebep olduğu çevre sorunlarına yönelik temel çözümün, insanların çevre bilincine
sahip olması ve çevre konusunda olumlu davranış örüntüleri göstermesi olduğu aşikârdır. Bu çözüm çevre eğitimi yoluyla sağlanmalıdır. Bu makalede çevre eğitiminin gelişim safhaları, uluslararası gelişmeler, ülkelerin çevre eğitimi
politikaları ve uygulamaları incelenmiş, ideal çevre eğitimi politikasına yönelik öneriler geliştirilmiştir. Çevre eğitimine yönelik faaliyetler 1970’li yıllarda düzenlenen uluslararası çevre konferanslarıyla küresel düzeyde gündeme
gelmiş, bu konferanslar ülkelerin büyük bir kısmının çevre eğitimi politikaları ve uygulamalarının temelini oluşturmuştur. Geçmişten günümüze gelindiğinde çevre eğitimi kavramı, sürdürülebilir kalkınma eğitimi kavramına dönüşmüştür.
Makalede incelenen ülkelerin uygulamalarına bakıldığında çevre eğitiminin örgün eğitimde genellikle çok disiplinli yöntemle verildiği, doğa eğitimi gibi sınıf dışı etkinliklerin tercih edildiği, bazı ülkelerde eko-okul uygulamalarının
mevcut olduğu, bazı ülkelerde özel çevre eğitimi politikalarının kurgulandığı ve uygulamaya konulduğu saptanmıştır. STK’nın, medyanın, çevre derneklerinin birçok ülkede çevre eğitimine destek oldukları ve etkinliklerinin artırılması
gerektiği belirlenmiştir. Çevre eğitiminin yaşam boyu öğrenme kapsamına alınması gerektiği, belirlenen çevre eğitimi politikalarının uygulama aşamasına önem gösterilmesi, çevre eğitiminin örgün eğitimde zorunlu ders olarak okutulması,
eğitimcilerin çevre eğitimi alanında yetkinleştirilmesi, ekonomik kalkınmanın çevrenin dengesini bozmayacak şekilde planlanması ve uygulanması öneriler arasındadır.