Evaluation of Oral Mucosal Lesions in 598 Referred Iranian Patients

Abstract

The mucosal membrane of the oral cavity displays at times classical developmental lesions considered to be variations of normal structures rather than having disease characteristics. Of these lesions leukoedema, Fordyce granules, geographic-, fissured- and hairy tongue, median rhomboid glossitis and lingual varices were studied in 598 patients referred to the School of Dentistry, Tehran, Iran. The prevalence was studied in relation to age, gender, occupation, education, smoking habits, general health, addictions and or drug therapies. Oral developmental lesions were seen in 295 patients (49.3%). Only Fordyce granules (27,9%), fissured tongue (12,9%), leukoedema (12,5%) and hairy tongue (8,9%) had enough cases for statistical analysis. Three of these lesions increased with age but not fissured tongue. All were more common in men. After adjusting for age, the parameters education, occupation and complaints upon referral had little influence on the prevalence of the lesions. Fewer Fordyce granules were seen in oral mucosa of smoking men. Leukoedema and hairy tongue were significantly associated with smoking, leukoedema with diabetes mellitus. We conclude that there was a highly significant association between these oral lesions and age, gender and smoking. Few significant associations were found between oral lesions and general diseases.

Prevalence Of Developmental Oral Mucosal Lesions Among A Sample Of Denture Wearing Patients Attending College Of Dentistry Clinics In Aljouf University

“…This finding is in line with other studies including Jahanbani et al (2009) who reported a positive relationship between some oral developmental lesions including Fordyce's and age and they expressed their opinions as that oral lesions exist since birth or may evident in later life.…”

Siyah kıllı dil: vaka serisi

“…Siyah kıllı dilli hastalarda sigara, ileri yaş, erkek cinsiyet, kötü ağız hijyeni, genellikle antibiyotik, antipsikotik, antiasit gibi ilaçların kullanımı, kserostomi, kanser, trigeminal nevralji, bazı maddelerin kötüye kullanımı (kokain vb. ), oksitleyici ajan içeren ağız gargaraları (sodyum peroksit, hidrojen peroksit), edinsel immun yetmezlik sendromu tetikleyici durumlardır 1,5,[10][11][12][13][14] . Yapılan bazı çalışmalar, sigara kullanımındaki artışla doğru orantılı olarak siyah kıllı dil sıklığında da artış olduğunu göstermiştir 15,16 .…”

Investigation of Oral Mucosal Lesions in Patients Attending Dermatology Outpatient Clinic: A Study of 1670 Cases

“…Literatür verileri incelendiğinde, cinsiyetler ve yaş grupları arasındaki farklı-lıkları araştıran çalışmalarda fissüre dil, rekürren aftöz ülser ve travmatik ülserin kadınlarda, 1 fissüre dil ve kıllı dilin erkeklerde, Fordyce granüllerini-nin 50-59 yaş arasında, erkeklerde kadınlara göre daha sık olduğu, fissüre dilin en sık 60 yaş üzerinde ancak kadın ve erkeklerde benzer prevalansta saptandığı görülmektedir. 24,30 Ayrıca lökoödemin en sık 60 yaş üstü erkeklerde, herpes enfeksiyonu ve Fordyce granüllerinin 0-15 yaş arasında, makroglossinin 60 yaş üzerinde sıklıkla tespiti gibi birbirinden çok farklı olan bulgular da dikkati çekmektedir. 3,30 Birçok çalışmada bu sonuçların irdelenmediğini, belirgin farklılıkların nedenini ortaya koyabilecek görüşlerin öne sürülmediğini görmekteyiz.…”

“…24,30 Ayrıca lökoödemin en sık 60 yaş üstü erkeklerde, herpes enfeksiyonu ve Fordyce granüllerinin 0-15 yaş arasında, makroglossinin 60 yaş üzerinde sıklıkla tespiti gibi birbirinden çok farklı olan bulgular da dikkati çekmektedir. 3,30 Birçok çalışmada bu sonuçların irdelenmediğini, belirgin farklılıkların nedenini ortaya koyabilecek görüşlerin öne sürülmediğini görmekteyiz. Daha önce de değindiğimiz gibi, ça-lışmaların metodolojilerindeki farklılıklar birbiri ile çelişir nitelikteki bu bulguların kısmen de olsa açıklayıcısı olabilir.…”

“…1,20 Ayrıca Fordyce granülleri en sık OML olarak bildirildiği gibi, protez ilişkili lezyonlar olan stomatit, hiperplazi ve travmatik ülser gibi bulguları en sık OML olarak açıklayan yayına da rastlanmaktadır. 8,30 Çalışmamızda kandidiyazis ve paslı dilin erkeklerde ve 35-54 yaş arasında daha sık olarak gö-rülmesinin sigara içme alışkanlıklarındaki farklılıklara bağlı olduğu düşünülmüştür. Sigara kullanımının oral kandidiyazis kolonizasyonu ve paslı dil gelişimi üzerinde etkili olduğu önceki yıllarda gösterilmiştir.…”