Sosyal medyanın ortaya çıkışıyla birlikte hem bireylerin hem de örgütlerin iletişim biçimlerinde değişiklikler meydana gelmiştir. Bu yeni iletişimde başarılı olmak isteyen kar amaçsız örgütler de sosyal medyayı aktif bir şekilde kullanmaktadır. Sosyal medyanın bu denli yaygın kullanımı akademik anlamda da ilgi çekmiştir. Literatürde pek çok çalışma kar amaçsız örgütlerin faaliyetlerini sürdürebilir bir şekilde devam ettirebilmeleri için gerekli olan bağış ve sosyal medya arasındaki ilişkiyi araştırmıştır. Bunu yaparken de varsayımlarını farklı teoriler bağlamında geliştirdikleri görülmektedir. Bu konuda hem bütüncül bir bakış açısı sunmak hem de gelecek araştırmalara yeni kavrayışlar sağlamak amacıyla mevcut çalışmada üç farklı sosyal medya etkeni (ağ büyüklüğü, medya varlığı ve faaliyetleri ve takipçi katılımı) üç farklı teori (paydaş teorisi, sinyal teorisi ve meşruiyet teorisi) bağlamında tartışılmıştır. Ortaya çıkan tartışmaların teorik açıdan sosyal medya ve bağış toplama arasındaki ilişkiye odaklanacak çalışmalara yönlendirici fikirler sunması ve pratik açıdan ise kar amaçsız örgütlere sosyal medya kullanımında yol göstermesi beklenmektedir.