Tartışmalı olanların dışında bilinen en eski örneklerine MÖ 3. binyılda rastlanan kurganlar Eski Avrasya toplumları tarafından bozkır kuşağında sıklıkla uygulanmış bir gömüt mimarisidir. İklim ve düzensiz yağış rejimi nedeniyle bozkır kuşağında yaşanan kıtlıklar belli dönemlerde birbirini tetikleyen göç hareketlerine neden olmuş, Anadolu ve Yakın Doğu söz konusu göç hareketlerinin ulaşmayı hedefledikleri coğrafyalar arasında yer almış ve böylelikle kurgan tipi gömüt yapısı diğer toplumlar tarafından da tanınır hale gelmiştir. Toplumlar arasındaki iletişimin şekli tek başına kuzeyden güneye doğru ilerleyen göçlerden ibaret değildir. MÖ 7-6. yüzyıllarda farklı sosyal ve ekonomik nedenlere dayanan Eski Yunan koloni faaliyetlerinin Karadeniz'in kuzey kıyılarında başladığı bilinmektedir. Aynı tarihlerde bölgede varlığı artış gösteren atlı-göçer toplumlar ile çeşitli kültürel etkileşimler gerçekleşmiştir. Pre-Hellenistik Dönem'e tarihlendirilen kurganlar Büyük Olbia'nın tarihi sınırlarında kalan Kırım'ın kuzeybatısında yoğunlaşmaktadır. Çalışmada bir kısmı geçmiş kurtarma kazılarıyla ortaya çıkarılan tanımlı kurganlardan bazıları derlenmiş, kurgan gelenekli atlı-göçer toplum modeli adına öneriler sunulmuş ve atlı-göçer toplumlar ile Eski Yunan toplumu arasındaki olası etkileşimler kurgan temelinde var olan önerilerle birlikte değerlendirilmiştir.