Bankacılık sektörü açısından sermaye yapısı kararları, diğer sektörlere kıyasla özsermayenin aktiflere oranının düşük olması ve bunun finansal kaldıraç üzerindeki duyarlılığı artırması nedeniyle özellikle önemlidir. Ayrıca banka sağlamlılığının bir göstergesi olması, pek çok mevzuatsal düzenlemeyle şekillendirilmiş olması, düzenleyici otoriteler, yöneticiler, derecelendirme kuruluşları ve hissedarlar açısından da önemli olması sebebiyle dikkat çekicidir. Bu önemine binaen bankaların, düzenleyici otoriteler ve derecelendirme kuruluşları tarafından belirlenen ve izlenen asgari sermaye oranını korumaları gerekmektedir.
Bu çalışmanın amacı bankacılık sektörünün önemli göstergelerinden birisi olan banka sermayesinin aktiflere oranı açısından Avrupa Birliği üyesi ve aday ülkelerin yakınsama durumunu ortaya koymaktır. 2005-2024 dönemi verileri kullanılarak PANIC-LM testi ile yapılan analizler, değerlendirmeye alınan yirmi sekiz ülkeden sekizinin (Avusturya, Belçika, Bulgaristan, Hırvatistan, Estonya, Finlandiya, Letonya ve Lüksemburg) birbirine yakınsama eğilimi gösterdiğini ortaya koymuştur. Çalışma güncel bir yakınsama analizi kullanılması ve literatürde ilk defa bu açıdan AB ülkelerinin ele alınması sebebiyle literatürdeki önemli bir boşluğu doldurmaktadır. Ortaya konulan sonuçlar politika yapıcılar ve araştırmacılar açısından yol gösterici önemli bulgular içermektedir.