Uzun bir süreci kapsayan Türk-Japon ilişkileri İkinci Dünya Savaşı’nın öncesinde de güçlenerek devam etmiştir. İkinci Dünya Savaşı öncesinde Japonya küresel stratejilerini uygulamaya çalışırken, Türkiye ise bölgesel konumunu koruyacak hedefler belirlemiştir. İki ülkenin ilişkileri siyasi, sosyal, ekonomik ve kültürel ölçekte ivme kazanarak devam ederken, savaş geriliminin fazlası ile hissedildiği süreçte bazı kaotik olaylar da yaşanmıştır. Özellikle Sovyet Rusya’nın mevcut siyasi ve stratejik konumu Türkiye ve Japonya ilişkilerinin belirleyici noktası olmuştur. Zira Sovyet Rusya’ya karşı ittifaklar kurmaya çalışan Japonya, Türkiye’yi de bu ittifaklara dâhil etmeye çalışmıştır. Sovyet Rusya’nın Kafkasya, Türkistan ve Asya’daki etkisini kırmak için Panturanizm ve Panislamizm politikalarını kullanmak isteyen Japonya, Türkiye’nin bu bölgelerdeki etkisini kullanmak istemiştir. Makalenin amacı daha önce yapılan çalışmalarda yeterince değinilmeyen konuları tahlil etmektir. Bu çerçevede Türkiye ve Japonya ilişkilerini özellikle yeni arşiv belgeleri ile birlikte incelemektir.