Yüksek riskli gebelerin anksiyete ve depresyon düzeyi ile hemşirelik bakım memnuniyetinin incelenmesidir. Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı türde olan bu araştırma bir üniversite hastanesinde yüksek riskli gebelik nedeniyle en az 2 gecedir yatan, 108'i 3. trimesterde, 33'ü 2. trimesterde olan toplam 141 gebe üzerinde gerçekleştirilmiştir. Veriler katılımcıların tanıtıcı bilgilerinin yer aldığı anket formu, Hastane Anksiyete Depresyon Ölçeği ve Newcastle Hemşirelik Bakım Memnuniyet Ölçeği ile toplanmıştır. Bulgular: Gebelerin yaş ortalaması 29,9± 6,2 olup, %41,1'i lise mezunudur. Gebelerin %45'inin ilk gebeliği, %60'ının çocuğu bulunmamakta ve %27'sinin önceki gebeliğinde düşük öyküsü bulunmaktadır. Gebelerin hastanede yattığı gün sayısı ortalaması 4,5 ±5,9'dur. Gebelerin anksiyete puan ortalaması 8,0±4,4 ve depresyon puan ortalaması 8,4±4,7 olarak saptanmıştır. Kesme değerlerine göre gebelerin % 21,3'ü anksiyete, %60,3'ü depresyon açısından risk altındadır. Hemşirelik bakım memnuniyeti puan ortalamasının [66,5 ±13,7 (min:38-max:100)] orta düzeyde olduğu saptanmıştır. İkinci trimesterdaki gebelerin anksiyete puan ortalaması daha yüksek bulunurken, depresyon düzeyi yüksek olanların bakım memnuniyeti puan ortalaması daha düşük bulunmuştur. Sonuç: Araştırmada riskli gebelerin depresyon bulguları yüksek, hemşirelik bakımına ilişkin memnuniyetleri ise orta düzeydedir. Depresyon riski yüksek olan gebelerin bakım memnuniyetleri daha düşüktür. Hemşirelerin riskli gebelerde bakım kalitesini ve memnuniyetini arttırabilmek için ruhsal durumlarını ayrıntılı bir şekilde değerlendirmeleri, bu doğrultuda belirlenmiş olan sorunlarla başa çıkma stratejileri geliştirmelerine destek olmaları ve gereksinimleri doğrultusunda profesyonel destek için yönlendirmeleri gerekmektedir.