Bu makalenin amacı, manevi danışmanlık ve rehberlikte kriz ile mücadele sürecinde uygulanabilecek Tanrı imgesini danışmanlığa dâhil eden yöntemleri incelemektir. Bu bağlam doğrultusunda kriz danışmanlığında psikolojik danışmanlıktan farklı olarak müdahalede zamanın kısıtlı olması nedeniyle etik durum, kişilikle olan ilişki, manevi danışmanın rolü ve danışmanlık sürecinin sonunda danışanı bekleyen durumlar ele alınmaktadır. Tanrı imgesi; kültür, aile ve toplum tarafından etkiye uğradığı gibi kişinin dini inanç ve yaşam deneyimlerinden de etkilenmektedir. Tanrı imgesinin gelişimi hakkında Harms, Goldman, Elkind ve Fowler gibi bilim insanlarının teorilerinin olduğu bilinmektedir. Tanrı imgelerinin özellikle kriz durumlarında hayata yeniden tutunmak için potansiyel güç işlevi gören sığınma ve bir dinlenme yeri olduğu düşünüldüğü zaman, bu imgelerin kriz danışmanlığına dâhil edilmesi önemli görülmektedir. Buna karşılık bu imge doğru oluşturulmadığı zaman bireye dayanak olmak yerine kişinin durumunu daha da zor bir hale getirmektedir. Bu bağlam doğrultusunda yapılan çalışmalarda psikodinamik teknik, ilişkisel maneviyat tekniği ve aşkınlık tekniği kullanılmaktadır. Manevi yönelimli psikodinamik teknik, danışanın Tanrı imajının ‘an’a getirilmesini ve bu imajın çözümlenmesini amaçlamaktadır. İlişkisel maneviyat tekniğinde de Tanrı imgesi ile kurulan ilişki danışmanlıkta konumlandırılmaktadır. Her iki teknikte de danışanların mevcut imgesi ile ihtiyacı olan Tanrı imgesi dengelenmeye çalışılmaktadır. Aşkınlık tekniğinde ise danışanın tüm bu imgelerin ötesine taşınması hedeflenmektedir. Aşkın Tanrı imgesinin, danışanın sınırlarında çözemediği problemleri aşmasını ve onun gelişiminin gerçekleşmesini sağlayacak bir katalizör etkisi gösterdiği düşünülmektedir. Dolayısıyla makalenin amacı manevi danışmanlık ve rehberlikte kriz danışmanlığı paralelinde Tanrı imgelerinin kullanıldığı danışmanlık modellerini incelemektir. Tanrı imgelerinin keşfi ve onların dönüştürülmesi, manevi danışmanlık ve rehberlikte kriz danışmanlığında en güncel metotlardan birisi olarak kabul görmektedir. Çünkü bu yöntem aile kökenli sorunlara, kişiler arası çözülmemiş narsistik eksikliklere veya biyokimyasal sorunlara odaklanmak yerine Tanrı’nın tanımlanmamış görüntülerinin varlığını dinlemek için bir fırsat sunmaktadır. Zira bu süreçte kişinin derin yatırımlar yaptığı “Tanrı/Tanrıları” kişiyi hayal kırıklığına uğratmış olabilmektedir. Ancak bu durum, yeni ve daha değerli imgelerin ortaya çıkması için bir fırsat olarak düşünülmektedir.