Farklılıkların yönetimi oldukça bağlamsal bir yönetim paradigmasıdır ve ülkelere özgü bilimsel çalışmalara ihtiyaç bulunmaktadır. Diğer taraftan, çalışanların sahip oldukları farklılıklar, mobbinge uğramalarına neden olabilmektedir. Örgütlerin etkili farklılıkların yönetimi politika ve uygulamaları tasarlayarak mobbingi önlemleri, çalışanların algılarının belirlenmesiyle mümkün olmaktadır. Dolayısıyla mevcut çalışma, çalışanların farklılıkların yönetimi ve mobbinge yönelik algılarının çeşitli demografik farklılıkları açısından incelenmesini amaçlamaktadır. Bir diğer amaç, farklılıkların yönetimi ve mobbing arasındaki ilişkinin keşfedilmesidir. Sosyal Kimlik Kuramı’nı kuramsal bir referans noktası olarak alan araştırmada, nicel bir araştırma yöntemi benimsenmiştir. Kütahya’da endüstri sektöründe faaliyet gösteren bir şirketin 351 çalışanı örneklemi meydana getirmiştir. Veriler, “Farklılıkların Yönetimi Ölçeği” ile “Mobbing Ölçeği” aracılığıyla toplanmıştır. Tek yönlü Anova ve t-testi sonuçları, çalışanların farklılıkların yönetimi ve mobbinge yönelik algılarının, kimi faktörlerde anlamlı bir şekilde farklılaştığını ortaya koymuştur. Korelasyon analizi sonucunda ise, farklılıkların yönetimi ve mobbing arasında istatistiksel olarak anlamlı ve negatif bir ilişki saptanmıştır. Sonuç olarak çalışanların, örgütlerinde etkili bir farklılıkların yönetimi politika ve uygulamaları olduğuna ilişkin algılarının, mobbinge yönelik algılarını azaltabileceği belirlenmiştir. Bununla birlikte, kadın, beyaz yakalı, bekar ve lisans mezunu çalışanların mobbingi daha fazla algıladığı tespit edilmiştir. Bu, çalışanların cinsiyetleri, örgütsel pozisyonları, medeni durumları ve eğitim seviyeleri bakımından, örgüt içerisinde ilgili gruplar arasındaki bir kategorizasyon süreci sonucunda ortaya çıktığını düşündürmektedir.