Aile sadece Yahudi toplumunun neslinin devamı için değil, aynı zamanda Tanrı’nın sözlerinin uygulanması açısından da bir araç niteliğindedir. Yahudi kutsal kitabı Tevrat’ta ideal ailenin ve tabii ki kadının niteliğine yönelik fazlaca vurgu, ilerleyen yıllarda Talmud ve Mişna gibi diğer dini metinlerin oluşumlarında da kendini göstermiştir. Roma İmparatorluğu’nun MS. II. yüzyılında Iudaea-Arabia Bölgesi’nde yaşayan Babatha topladığı belgeler aracılığıyla sadece aile içerisindeki konumu açısından değil aynı zamanda ekonomik gücü, toplumsal yaşamı ile ilgili verdiği bilgiler sayesinde Yahudi kadınının nasıl yaşadığını kutsal kitaplar dışında da görmemizi sağlamıştır. Yine onun arşivinde bulunan ketuba adının verdiğimiz evlilik belgesi, ailenin oluşumunda dikkat edilmesi gereken temel unsurların bilgisini, kadının haklarını, evlilikle ilgili sınır ve şartların belirlenmesi açısından önemlidir. Böylelikle Yahudi toplumunun temel yapısını oluşturan aile ve tabii ki kadının kutsal metinler dışında yaşamına yönelik elimizdeki en kapsamlı ilk belgelerden birisi olan Babatha’nın arşivi bize bıraktığı çok dilli belgeler ile Yahudi kadınının Yahudi, Hellenistik ve Roma gibi farklı kültürel etkiler karşısında yaşamını göstermesi açısından oldukça renkli bir canlandırma yapmaktadır.