2017
DOI: 10.1501/kriz_0000000354
|View full text |Cite
|
Sign up to set email alerts
|

Kişilik bozukluklarının tanısı: yeni bulgular ile tanıda kullanılan anket ve ölçekler

Abstract: Kişilik bozukluğu biliş duygulanım,dürtü denetimi ve kişilerarası ilişkilerde sorunlara sebep olan, süreklilik gösteren davranış örüntüleri olarak tanımlanabilir. Bu örüntülere tanı konulması ve tedavi süreci, kişinin kendisine ve çevreye yarattığı risklerin azaltılması yönünde önemli olduğu kadar zordur. Son yıllarda kişilik bozukluklarına yönelik genetik ve nörogörüntüleme çalışmaları yapılmasına rağmen henüz tanıda kullanılabilecek bir biyobelirteç mevcut değildir. Tanıda kullanılmak üzere kişilik bozuklukl… Show more

Help me understand this report

Search citation statements

Order By: Relevance

Paper Sections

Select...
1

Citation Types

0
0
0
1

Year Published

2023
2023
2024
2024

Publication Types

Select...
2

Relationship

0
2

Authors

Journals

citations
Cited by 2 publications
(1 citation statement)
references
References 38 publications
0
0
0
1
Order By: Relevance
“…Ayrıca istismar yaşayıp TSSB tanısı alan bireylerin oluşturduğu bu özel gruplara yönelik müdahale çalışmaları uygulanan araştırmalara da rastlanmaktadır (Ehring vd., 2014). İstismar yaşayan bireylerde sık karşılaşılan bir diğer bozukluk ise kişilik bozukluğu olup kişilik bozukluğu nedeniyle psikolojik destek almak isteyen bireylerin sayısının çok az olduğu, kişilik bozukluklarının genel olarak depresyon, TSSB gibi klinik bozukluklarla komorbid ilerlediği, birçok kişinin de kişilik bozukluklarından dolayı değil, komorbid olan diğer klinik bozukluk nedeniyle sıkıntı çektiği için psikoterapiye başvurdukları görülmektedir (Kleindienst vd., 2021;Ertan & Cankorur, 2017). İstismar yaşayan bireylerin depresyon ve kaygı yaşadıkları, genel olarak da bu iki bozukluğun komorbid şekilde görüldüğü alanyazındaki çalışmalar tarafından kanıtlanmıştır (Hovens vd., 2010).…”
Section: Introductionunclassified
“…Ayrıca istismar yaşayıp TSSB tanısı alan bireylerin oluşturduğu bu özel gruplara yönelik müdahale çalışmaları uygulanan araştırmalara da rastlanmaktadır (Ehring vd., 2014). İstismar yaşayan bireylerde sık karşılaşılan bir diğer bozukluk ise kişilik bozukluğu olup kişilik bozukluğu nedeniyle psikolojik destek almak isteyen bireylerin sayısının çok az olduğu, kişilik bozukluklarının genel olarak depresyon, TSSB gibi klinik bozukluklarla komorbid ilerlediği, birçok kişinin de kişilik bozukluklarından dolayı değil, komorbid olan diğer klinik bozukluk nedeniyle sıkıntı çektiği için psikoterapiye başvurdukları görülmektedir (Kleindienst vd., 2021;Ertan & Cankorur, 2017). İstismar yaşayan bireylerin depresyon ve kaygı yaşadıkları, genel olarak da bu iki bozukluğun komorbid şekilde görüldüğü alanyazındaki çalışmalar tarafından kanıtlanmıştır (Hovens vd., 2010).…”
Section: Introductionunclassified