Management of anaemia in pre‐term infants

Abstract

Pre-term infants have one of the highest transfusion requirements within the hospital-setting. The vast majority of blood transfusions performed in Neonatal Intensive Care Units (NICUs) are for medically stable pre-term infants with anaemia of prematurity, with the aim of improving oxygen delivery to the vital organs during the crucial phase of growth and development. However, despite the frequency of transfusion in this population, the potential benefits and harms of 'top up' transfusion are not fully understood, leading to practice variation between clinicians, institutions and countries. Significant advances have been made in the prevention of anaemia of prematurity, with recent emphasis on optimising infants' circulatory volume at birth via placental transfusion and preserving infants' own blood volume through innovative minimal sampling techniques. More research is urgently needed to establish optimal transfusion thresholds for these high-risk pre-term infants, for whom benefits as well as adverse outcomes may have consequences that extend for decades throughout the recipients' life-course. In this review, we will discuss some of the consensus and controversies regarding optimal management of anaemia in pre-term infants and highlight potential areas for future research.

The Effect of Size, Maturation, Global Asphyxia, Cerebral Ischemia, and Therapeutic Hypothermia on the Pharmacokinetics of High-Dose Recombinant Erythropoietin in Fetal Sheep

“…Because of differences in size and maturation between fetal sheep and preterm neonates, it is very likely that there are differences in the total size of the EPO-R pool. Compared with the high levels of hematopoiesis in utero, and the expansion of erythroid tissue in the present study after rEPO, preterm neonates have reduced hematopoiesis, leading to physiological anemia in the post-natal period [56].…”

Regional Differences in the Prevalence of Anaemia and Associated Risk Factors among Infants Aged 0–23 Months in China: China Nutrition and Health Surveillance

“…Many studies have demonstrated that maternal and reproductive health (e.g., premature birth, LBW, low maternal birth age) are associated with a higher risk of developing childhood anaemia [ 23 , 29 , 30 ]. Consistent with these results, our study showed that these risk factors were strongly associated with higher odds of developing anaemia among Chinese infants aged 0–23 months.…”

Prematürede anemi ve transfüzyon politikaları

“…Yine prematüre bebeklerde daha düşük eritrosit ömrü, EPO yetersizliği, eritropoezis için gerekli mikro nutrientlerin (demir, folat, protein, E vitamini ve B12 vitamininin doğumda depolarının düşüklüğü, enteral beslenme yetersizliği veya gastrointestinal sistem immatüritesine bağlı emilim yetersiziliği gibi nedenlerden dolayı) rölatif eksikliği ve prematürenin ko-morbid durumları (kronik akciğer hastalığı, sepsis gibi) prematüre anemisi gelişiminde oldukça önemli etkilere sahiptir. Genel olarak, prematüre anemisi şiddeti düşük gestasyonel yaş ve doğum ağırlığı ile doğru orantılıdır [10].…”

“…İyatrojenik kan kaybının mikroteknik içeren laboratuvar yöntemleriyle azaltılması ve non-invazif yöntemlerle hasta yönetiminin (oksijen ve karbondioksit izlemi gibi) sağlanması prematüre bebeklerde anemi gelişimi ve eritrosit transfüzyon ihtiyacını azaltmada oldukça önemlidir [4,10,30]. Aşırı düşük doğum ağırlıklı (<1000 g) 54 bebeğin alındığı bir çalışmada; postnatal ilk 10 haftalık takip süresinde, laboratuvar tetkikleri için kan alımına bağlı kan kayıplarının ilk haftalarda ve gebelik yaşı ile ters orantılı olarak arttığı ve bu süreçte ortalama kan kaybının transfüzyon öncesi yaklaşık 10 ml/kg'ı bulduğu belirtilmektedir [31].…”

“…Doğum sonrası göbek kordonunun klemplenme zamanı veya kordun sağılmasıyla ilgili çalışmalarda; geç kord klemplemenin Htc ve serum ferritin düzeylerini arttırdığı, mortaliyeti ve İVK riskini azalttığı, kan transfüzyonunda %10 azalma sağladığı, ancak kord sağmanın aşırı prematüre (<28 gebelik haftası) bebeklerde ciddi İVK riskini arttırdığı, hatta bazı çalışmalarda RDS riskini arttıryor gözüktüğü belirtilmekte olup, prematüre bebeklerde ideal kord uygulama yönteminin halen net olarak ne olduğununu bilinmediği, ancak erken kord klemplemenin (<30 sn) prematüre bebeklerde zararlı olabileceği nedeniyle bu bebeklere erken kord klemplemenin önerilmemesi gerektiği bildirilmektedir [6,[33][34][35][36][37][38][39][40]. Kord sağma işlemi prematüre bebeklerde serebrovasküler ve sistemik kan akımında fluktuasyonlara neden olabileceği için şu an önerilmemektedir [10]. Ayrıca, gecikmiş kord klemplemenin polisitemi ve fototerapi gerektiren sarılık gibi minör bazı yan etkilerinin de görülebileceği belirtilmektedir [10].…”