Tabakalar şeklinde gelişim gösteren gruplar sosyal, ekonomik, siyasal ve kültürel anlamda farklılıklar göstermesine karşın ortak bir amaç edinme, grup şeklinde hareket etme, kaynakların belirlenmesi ve bunların en etkili şekilde hedeflere yönlendirilmesi noktasında birleşmişlerdir. Aksi şekilde hareket ise öznenin ihtiyaçlarının karşılanması noktasında kargaşa ve belirsizlik ortamına sebebiyet vereceğinden, amaçlı faaliyetlerde mutabakatın sağlanması işbirliğinin temelini oluşturmuştur. Bu bağlamda bireylerin ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel ihtiyaçlarını karşılamak için oluşturdukları örgütlü grupların sahip olduğu fiziki ve zihni kaynakların kullanılmasında “yönetim” kavramı doğmuştur. Yönetim; evrimsel gelişim ve değişim sürdüren bir olgu olarak değerlendirildiğinde incelenmesi gereken daha birçok yönünü karmaşık ve dinamik yapısında barındırmaktadır. Fen bilimleri ile karşılaştırıldığında daha yeni ve farklı paradigmalara sahip sosyal bilimler evreni; etkileme-etkilenme döngüsünde dokunduğu yönetim biliminde bilim/sanat ikilemini oluşturmuştur. Yönetimin sanat tarafı, kadim zamanlardan bilimsel yönetim dönemine kadar geçen süre içerisinde sezgilerin, geleneksel yönetim anlayışlarının, deneme-yanılma yolu ile var olduğunu ifade etmektedir. Yönetimin bilimsel yönü ise yönetim olgusunun bilimsel yöntemler ışığında ve analitik pozitivist yaklaşımları benimseyen bir bilim olarak icra edilmesi gerekliliğini ortaya koymaktadır. Bu çalışmada sanatsal yönden ele alındığı değerlendirilen Maverdi’nin Yönetimin Esasları adlı eserinin, yönetim kadrajından bir kesit sunularak tanıtılması amaçlanmıştır.