Gazi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'ne başvuran hastalarda meydana gelen mandibula kırıklarının etiyolojisinin, önceki çalışmalarla uyum gösterip göstermediğini ortaya koymaktır. Gereç ve Yöntem: Travma nedeniyle oluşan maksillofasiyal kırık vakaları sıklıkla karşımıza çıkan olgulardır. Maksillofasiyal travmalarda en çok kırılan kemik mandibuladır. Bu çalışmada, 2010-2017 tarihleri arasında fakültemize başvuran ve tıbbi kayıtlarına ulaşılabilen 126 mandibular kırık olgusunun verileri retrospektif olarak incelendi. Yaş, cinsiyet gibi demografik özellikler, etiyolojik faktörler, kırık yeri ve lokalizasyonu, kırık hattında diş mevcudiyeti, tedavi yöntemi, kırık türü, segmentlerde deplasman mevcudiyeti, beraberinde olan yüz yaralanmaları varlığı, komplikasyon görülme sıklığı geriye dönük olarak değerlendirildi. Bulgular: Toplam 132 hastadan 126'sının verileri bu çalışma için kullanıldı. 7 yıllık süre içerisinde 126 hastada toplam 155 adet kırık teşhis ve tedavi edildi. Erkek/Kadın oranı 2,7:1 olarak bulundu. Hastaların ortalama yaşı 32 olarak hesaplandı. En fazla görülen travma etkeni fiziksel şiddet (%38.09), en yaygın görülen lokalizasyon mandibula angulus bölgesi (%21.93) olarak belirlendi. Vakalardan 29 tanesinde çoklu kırık varlığı tespit edildi. 12 vakada (%9.52) postoperatif enfeksiyon ve 8 vakada (%6.34) rijit fiksasyon başarısızlığı gözlendi. Kırıkların %9.52'si açık redüksiyon, %41.26'sı kapalı redüksiyon ve %49.20'si açık redüksiyon ve intermaksiller fiksasyon ile tedavi edildi. Sonuç: Önceki çalışmalarla uyumlu olarak mandibula kırıklarının etiyolojisinde en önemli faktör %38,09 oranıyla fiziksel şiddet, ardından %24,60 oranı ile trafik kazaları olarak saptandı.